Jinekolojik kanserler olarak da adlandırılan serviks (rahim ağzı), endometriyum (rahim) ve over (yumurtalık) kanser türleriyle ilgili bilgilendirme yapan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ateş Karateke şunları söylüyor: “Rahim ağzı kanseri ile mücadelenin en önemli adımı kadınların tarama konusunda duyarlı olmasıdır. Bu kanser tipinin taramayla önlenebilir olduğu unutulmamalıdır. Kolposkopik inceleme rahim ağzının değerlendirilmesinde çok önemli bir yer tutar ve deneyimli hekimlerce yapılmalıdır. Kadınların kanserle mücadelede üzerlerine düşeni yapması ve hekime gitmesi çok önemlidir.
Prof. Dr. Ateş Karateke yumurtalık ve meme kanseri konusuna da değiniyor: “Kadınlarda görülen kanserler arasında özellikle yumurtalık ve meme kanserlerine ailesel yetkinlik olduğu son 20 yıldır yapılan çalışmalarla net olarak gösterilmiştir. Yaklaşık olarak meme kanserlerinin yüzde 5-10’i, yumurtalık kanserinin ise yüzde 20’si ailesel, diğer bir deyişle genetik kaynaklıdır. Farklı mutasyon tiplerinin bu kanserlere yol açtığı gibi, özellikle BRCA - 1 ve BRCA - 2 adi verilen genlerde meydana gelen mutasyonlar en sık sorumlu tutulan mutasyonlardır. Bu mutasyonları taşıyan kadınların 70 yaşına gelene kadar ciddi oranda yumurtalık ve meme kanseri riski taşıdıkları kanıtlandı. BRCA -1 mutasyonu taşıyan kadınların yüzde 63’une yumurtalık kanseri, yüzde 85’inede meme kanseri; BRCA - 2 mutasyonu taşıyan kadınların ise yüzde 27’sine yumurtalık kanseri, yüzde 84’üne meme kanseri gelişeceği biliniyor. Günümüzde, genetik tarama testleri ile bu mutasyonları taşıyan kadınlar saptanabilmektedir. Özellikle, ailesinde veya yakın akrabalarında yumurtalık veya meme kanseri nedeniyle tedavi gören bir hasta varsa, diğer bireyler bu mutasyonu taşımaları bakımından riskli gruplardır ve genetik tarama ile incelemek için uygun adaylardır.“
Prof. Dr. Ateş Karateke: “Mutasyonu taşıdığı bilinen kadınlar koruyucu önlemler alarak kanser gelişimini önleyebilir.”
Mutasyonu taşıdığı bilenen kadınlar için kanseri önleyici öneriler de mevcut. Prof. Dr. Ateş Karateke açıklıyor: “Bu öneriler arasında doğum kontrol haplarının kullanımı riski azaltıcı rol oynar. Ancak, cerrahi tedaviler en etkin koruyucu önlemdir. Mutasyon tipine göre 35 - 45 yaşları arasında yumurtalıkların ve tüplerin ameliyatla alınmasının yumurtalık kanseri gelişme riskini yüzde 80 - 96 oranında azaltacağı kanıtlandı. Yumurtalık ve tüpleri alınan kadınlarda aynı zamanda meme kanseri gelişme riskinin de yüzde 46 - 56 oranında düştüğü gözlemlendi.”
Rahim ağzı kanseri uygun tarama ve tedavi ile ‘önlenebilir’ bir tür olarak kabul edilir
Rahim ağzı kanserinin sebebi olarak adlandırılan HPV (human papiloma virus) virüsü kanserli hastaların %99’unda tespit edilir. Prof. Dr. Ateş Karateke açıklıyor: HPV virüsüne karşı geliştirilmiş aşılar mevcuttur. Aşılamanın kızlarda 9-26 yaşlar arasında yapılması önerilir. Rahim ağzı kanserinin uzun bir ‘kanser öncesi’ dönemi bulunur, bu dönemin smear testi taraması ile erken tanısı mümkündür. Rahim ağzı kanseri uygun tarama ve tedavi ile ‘önlenebilir’ bir kanser olarak kabul edilmektedir. Smear taraması 21-65 yaş arasında bakire olmayan tüm kadınlara önerilir.”
Jinekolojik kanserlere bakış: