“İspanya Eczane Modeli”, En Etkin Örnek Olmanın Yanı Sıra Avrupa Birliği’ne Üye Ülkeler Tarafından da En Tercih Edilen Model. |
İspanya Eczacılar Birliği (FEFE) ve Valensiya Eczacılık Akademisi'nin (MICOFV) ortaklaşa yaptığı çalışmaya göre; çok katı kurallarla belirlenmiş “İspanya Eczane modeli”, en etkin örnek olmanın yanı sıra Avrupa Birliği’ne üye ülkeler tarafından da en tercih edilen model. “Akdeniz – Kıta modeli” olarak isimlendirilen İspanya Eczacılık Modeli’nde, yalnızca, tam anlamıyla eğitilmiş eczacılar, coğrafi ve demografik kurallara göre düzenlenmiş eczaneler açabiliyorlar. Bu sistem Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin %45'inde tercih ediliyor. (Avusturya, Slovenya, İspanya, Yunanistan, Fransa, Macaristan, İtalya, Letonya, Lüksemburg, Polonya, Portekiz, Romanya) Eczaneler için düzenleme yapmayan Anglo – Saxon sistemi kullanan üye ülke oranı ise % 25. ( Slovakya, İrlanda, Litvanya, Hollanda, Çek Cumhuriyeti, İngiltere ve İsveç) Kalan %30 üye ülkede İspanya Modeli’ne benzer bir sistem geçerli. Çalışmaya göre; İspanya Modeli’ni uygulayan ülkelerde fiyat ve bulunabilirlik açısından ilaca erişimdeki eşitlik ve eczaneden sunulan hizmetin kalitesi diğer modele oranla daha yüksek. Araştırmaya göre; Anglo – Saxon sisteminin hakim olduğu modelde, eczaneler çoklukla kar oranı yüksek bölgelerde yoğunlaşıyor, İngiltere'de eczane kapanmalarına, Hollanda'da eğitimli eczacı yokluğuna, Danimarka ve İsveç'te ise eczaneye, dolayısıyla ilaca ulaşımda eşitsizliğe neden oluyor. Raporda, Şili ve Arjantin'de gözlemlenen Anglo – Saxon modele hızlı geçiş örneğine yer verilerek, bunun da ilaç fiyatlarında hızlı artışa ve hızla eczane tekellerinin ortaya çıkmasına neden olduğu gösterilmiş. Araştırma ayrıca, eczane sahipliğinin eczacılarla sınırlandırılmasının, buralardan verilen hizmetin halk sağlığı öncelikli olarak planlanmasına olanak tanıdığını, hastalara sağlık önerileri için başvurabilecekleri yaygın bir seçenek oluşturduğunu da göstermiştir. |
|
|
|