Başka Bir Sağlık Hizmeti Mümkün!..
Sağlık hizmetinin "doğru" biçimde verildiği birbirine uzak örnekler: Venezüella ve Nilüfer Belediyesi. "Başka bir sağlık hizmeti mümkün" gerçekliğinin var edilebilmesi için tek şey gerek: Halkın sağlığına, sağlık hakkına, sağlık kurumlarına sahip çıkması.
BİA (İstanbul) - Latin Bilgi diye bir İnternet haber sitesi var. Bu sitede başta Güney Amerika olmak üzere pek çok Latin ülkesinden her zaman okumaya alışık olmadığımız güzel haberler geliyor. Bu haberlerin bazılarını da "sendika.org" Türkçe'ye çevirip yayınlıyor.
Bunlardan birisi "Venezüella sağlık sistemi yeniden yapılandırılıyor!" başlığını taşıyordu. Sevgili Ece Temelkuran'ın "Biz burada devrim yapıyoruz sinyorita" başlıklı kitabını okuduğumda, onun orada anlattığı pek çok farklı uygulama arasında sağlıkla ilgili yapılanlar dikkatimi çekmişti.
Her zaman söylediğimiz "başka bir sağlık sistemi mümkün" sözüne, "Örnek mi arıyorsunuz, Güney Amerika, özellikle de Venezüella'ya bakın" cümlesini ekleyip birlikte söyleyeli, hem de her fırsatta yinelemeye başlayalı çok oldu.
Gerçekten de Latin Bilgi'de 11 Nisan 2007 tarihinde yer alan bu haberde Hugo Chavez'in de katılıp bir konuşma yaptığı bir törenden söz ediliyor.
* * *
Venezüella'da halen yürütülen ve 2003'te uygulamaya konulan, "Barrio Adentro" adlı toplumsal sağlık programı dahilinde binlerce semt ve köyde sağlık birimleri kuruldu.
Bu birimler, koruyucu sağlık hizmetlerini önceliyor ve tümüyle ücretsiz sağlık hizmeti veriyor.Halen Venezüellalı doktorlar bu birimlerde Kübalı doktorlarla yapılan "ortak sağlık personeli anlaşması" kapsamında bir arada çalışıyorlar. Mevcut verilere göre halen 20 bin civarında Kübalı hekim bu birimlerde görev yapıyor.
İşte bu sistemde görev yapmak üzere Küba'ya yollanan ilk doktor grubu, buradaki eğitimlerini tamamlayıp dönmüşler.
Küba'nın "önleyici kamusal sağlık programı" çerçevesinde 3 yıllık yoğun bir eğitimin ardından Venezüella'ya dönen 1.013 doktor, halen Kübalı doktorların hizmet verdiği sağlık merkezlerinde göreve başlamışlar.
* * *
Chavez başkent Caracas'ta Teresa Carreño Tiyatrosu'nda yaptığı konuşmada Neoliberal kapitalist hükümetler ve sosyalist hükümetler arasındaki farklardan söz ederek "Kapitalistler eğitimi ve sağlığı özelleştirerek milyonlarca insanı acı, sefalet ve ölüme terk ederken sosyalist sağlık sistemi hastalıkların oluşmadan önlenmesini, halkın sağlık taramalarından geçmesini ve insana yakışan koşullarda sağlık hizmeti görmesini hedefliyor. Barrio Adentro, Venezüella'nın sağlık sisteminin sosyalist esaslara göre yeniden yapılandırılmasının adıdır" demiş.
Venezüella ilk önce, önleyici sağlık hizmetini önceleyen birinci basamak temel sağlık hizmetlerini örgütlemekle meşgul. Binlerce yeni semt sağlık birimi kurulmuş. Söylenenlere göre hastalıkların %80-90'ını daha oluşmadan önlenmesi hedefleniyor. Barrio Adentro'nun II, III, ve IV basamakları da halkın gereksinimleri göz önüne alınarak ve son teknolojileri kullanarak yeniden yapılandırılıyor.
Bunlar; yaşı 40'ın üzerinde olan ve ülkemizdeki sağlık siteminden biraz haberdar olanların aklına bizim "sağlık ocakları"nı getirmiş olmalı. Evet bizim bu işe başlangıç tarihimiz, 1961. Bundan iki yıl sonra açılan ilk sağlık ocağının kuruluşunun üzerinden de yaklaşık 45 yıl geçmiş durumda.
Şimdilerde bu sağlık ocakları, "sözleşmeli aile hekimlerinin özel muayenehaneleri" haline getiriliyor.
Yok ama umudunuzu hemen kesmeyin.
* * *
Medyanın pek farkında olmadığı, 2-3 senedir hizmet veren, hem de giderek gelişen örnekler de var bu ülkede.
Bursa'da Nilüfer Belediyesi, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Koruyucu Hekimlik ve Halk Sağlığı Anabilim Dalı'yla işbirliği yaparak, "sağlık ocağı" mantığıyla hizmet veren ve onun kurallarına göre çalışan sağlık merkezleri kurdu ve giderek artan oranda nüfusa sağlık hizmeti veriyor.
Ayrıntısı uygulamanın sorumlusu ve emektarı Doç. Dr. Kayıhan Pala'dan sorulabilir, ya da herkese açık olan Nilüfer Belediyesi'nin İnternet sitesinden görülebilir.
Yukarıdaki haberle koşutlukları site incelenince anlaşılıyor. Çok yakınlarda Güneydoğu'dan, Diyarbakır'dan da benzer örneklerin haberlerini duyabiliriz.
* * *
Evet "başka bir sağlık hizmeti mümkün" sözü, bir hayali, bir düşü, bir ütopyayı anlatmıyor. O bir gerçeklik. O gerçekliği her yerde ve gerçek yaşamda var edilebilmesi için bir tek şey gerekiyor: Halkın kendi sağlığına, sağlık hakkına ve sağlık kurumlarına sahip çıkması.
Baştan uygulaması zor gibi görünen bu olguyu gerçekleştirmek için "olumlu örneklerin" gösterilmesi, anlatılması ve kavratılması çok önemli. İşte medyanın gücü kanımca burada ortaya çıkıyor.
Nereye bakacağını, kamerayı, objektifi nereye doğrultabileceğini bilmek önemli. İster başbakana, sağlık bakanına ve onun gösterdiklerine bakabilirsiniz, isterseniz de yaşama ve yaşamı var edenlerin yaptıklarına.
Kamera ve objektif sizde. Seçim sizin!...