Toplumda 2000 kişiden 1’inde narkolepsi vardır. Kişinin yaşamını ciddi anlamda etkiler, hatta olumsuzluklar yaratır. Uygun olmayan durum ve zamanlarda uyku hali yaratan bir bozukluktur. Narkolepsili kişi ne kadar uyursa uyusun hissettiği yorgunluğunu bir türlü gideremez. Tanınmaz veya uygun olarak ele alınmazsa kişinin yaşam kalitesini büyük ölçüde bozar.
Tıp, farmakoloji ve teknolojideki yeni gelişmelerle narkoleptik kişiler normale yakın yaşam sürdürebilir.
Narkolepsi neden olur?
Tam olarak nedeni bilinmese de beyinde uyku ve uyanıklığı kontrol eden beyin kısmının bozukluğu ile açıklanabilir. Kişilerin uyanık olması gereken saatlerde aralara uyku ataklarının girmesi şeklinde tanımlanabilir. En kolay tanınan belirti uykululuk halidir. Bu kişi uygunsuz zamanlarda uykuya dalarken beyninin onu uyanık tutamama durumunun sonucudur. Katapleksi, hipnogojik halüsinasyonlar ve uyku paralizisi gibi diğer semptomlar da görülebilir. Bu semptomlar da kas tonus kaybı ve rüya görme ile ilişkili durumlardır. Narkolepside bu durumlar da kişi uygun olmayan zamanlarda ve uyanıkken ortaya çıkar. Narkolepsi psikiyatrik veya psikolojik problemler nedeniyle oluşmaz. Nadiren aile içinde kaltsal olarak sürebilir. Yeni çalışmalarda hipokretin yapımından sorumlu genle ilişkili sorunların bulunduğu saptanmıştır.
NARKOLEPSİNİN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Narkolepside en sık rastlanan dört belirti:
1) Gün içi aşırı uykululuk hali
2) Katapleksi
3) Uyku paralizisi
4) Hipnogojik halüsinasyonlardır. Çoğu olguda gün içi aşırı yorgunluk hali en rahatsız
edici durumdur. Bu belirtilerin tümü birden ortaya çıkabilir veya zaman içinde birer birer eklenebilir. Hastaların 1/3’ünde uykululuk hali tek belirtidir.
Gün içi aşırı uykululuk hali:
Tüm narkoleptiklerde gözlenen tek belirtidir veya ilk ortaya çıkan semptomdur. Narkolepsili kişiler sürekli bir yorgunluk veya uykululuk halinden yakınır. Yemek yedikten sonraları herkesin uykululuk hissetiği durumlardan başka en uyanık oldukları sohbet etme, yazı yazma, film seyretme gibi durumlarda da uykululuk hissederler. Bu uyuklamalar kısa veya kendilerini canlı ve dinlenmiş olarak hissettirecek sürelerde olabilir. Tehlikeli zamanlarda, örneğin araç kullanırken de uykuya dalabilirler.
Katapleksi:
Katapleksi atakları kasların aniden çözüldüğü anlardır. Çok nadiren narkolepsinin ilk semptomu olabilir. Genellikle uykululuk halinden aylar sonra ortaya çıkar. Katapleksi hafif olabildiği gibi (sadece dizlerin çözülmesi gibi) tüm vücudun çözülüp kişinin yere düşmesine neden olacak kadar şiddetli de olabilir. Düştüğü sırada kişinin bilinci korunmuştur, çevrede neler olup bittiğinin farkındadır. Katapleksi duygularla tetiklenebilir: gülme, kahkaha atma, kızgınlık, veya sürprizler karşısında oluşabilir. Bazı kişilerde duygusal veya gerilim yaratan bir durumun anımsanması da katapleksiyi tetikleyebilir.
Uyku paralizisi:
Kişinin kas kuvvetinde meydana gelen kısa süreli kayıplar olarak tanımlanabilir. Ancak kişi uykuya dalarken veya uyanırken meydana gelir. Kişi çevresinin farkındadır fakat hareket edemez, ses çıkaramaz. Korkutucu bir durumdur ancak tehlikeli değildir çünkü yaşam için gerekli olan kaslar bu esnada etkilenmez, çalışır (diyafram, kalp gibi) .
Hipnogojik halüsinasyonlar:
Hipnogojik halüsinasyonlar canlı rüyalardır. Kişi uykulu durumdayken ortaya çıkar. Rahatsız edici sesler ve görüntüler şeklinde izlenir (hayvan sesleri gibi). Kişi bu görüntülerden korkar ancak onları kontrol edebilmesi imkansızdır. Yanlışlıkla akıl hastalığı sanılarak da kişileri korkutabilir.
Narkolepsinin başka semptomları var mıdır?
Otomatik davranışlar:
Rutinde yapılan davranışların kişi farkına varmadan arka arkaya yapılması halidir. Kişi bazen uykuya dalar ve aktivitesini sürdürür, uyanınca bunu hatırlamaz. Bu hareketler narkolepsinin bir semptomu olabilir. Araba kullanırken, yemek pişirirken tehlikeli olabilir.
Gece uykunun bozulması:
Narkolepsili hastalar beyinlerindeki uyku uyanıklık merkezindeki kontrol bozukluğundan ötürü gece uykularını sürdürmekte zorlanırlar. Bu duru gün içi uykululuk halini daha da artırır
Diğer semptomlar:
Narkolepsili kişilerde çift görme, konsantrasyon güçlüğü, bellek kaybı, ve başağrıları gibi semptomlar ortaya çıkabilir. Narkoleptik çocuklar arkadaşlarını veya okulda derslerini takip edemez, erişkinler ise iş ve ailesel görevlerini aksatabilir. Bu sosyal veya mesleksel sorunlarından dolayı depresyona girebilir. Uyku apnesi, periyodik ekstremite hareketleri gibi başka uyku bozuklukları da narkolepsiye eklenebilir.
Ne zaman doktora danışılmalıdır?
Bu belirtilerin herhangi birini saptarsanız, özellikle araba kullanma, mesleğini veya eğitimi sürdürme, günlük aktivitelerinrmenize, sosyal aktivitelerinize veya kişisel ilişkilerinize engel oluyorsa uzman bir doktorla görüşmelisiniz.
NARKOLEPSİ TANISI NASIL KONUR?
Tanıda öncelikle doktorunuzla etraflıca konuşmalısınız. Doktorunuz bu duruma başka bir hastalığın neden olmadığından emin olmalıdır. Bu aşamadan sonra bir uyku konusunda uzmanlaşmış bir hekim ile görüşmeniz gerekir.
Uyku ve uyku bozuklukları merkezinde uzman ile tüm detayları konuşmalısınız. Sizinle konuşup gerekli görürse muayene ettikten sonra narkolepsiden şüphelenmişse bir uyku bozuklukları laboratuarında yapılması gereken 2 ayrı testten söz edecektir: Polisomnografi (PSG) ve çoklu uyku latans testi (MSLT). Bu testler hem tanınızı hem de narkolepsinin derecesini belirleyecektir.
PSG sırasında bir geceyi uyku merkezinde rahat ve özel bir odada geçireceksiniz. Beyin dalgalarınızı, kas aktivitenizi, kalp ritminizi, göz ve vücut hareketlerinizi, solunumunuzu algılayacak küçük elektrodlar derinize yapıştırılacaktır. Bu yöntem iğnesiz ve ağrısızdır. Sizdeki semptomlara eşlik edebilen diğer bozuklukların tanısında da bu yöntem yararlı olacaktır.
Ertesi gün MSLT testi yapılacaktır. Elektrodlarınız çıkarılmadan 4 kez 2’şer saat aralıklarla 20 dk sürelerle istirahat etmenize olanak sağlanacaktır. Bu sürelerde uyku kayıtlarınız alınacak ve eğer narkoleptikseniz bu kısa sürelerde bile uykunun REM evresini uyuyacaksınız. PSG, MSLT bulgularıyla birlikte çok nadiren de kan testi (HLA tiplemesi için) ile birlikte narkoleptik olup olmadığınız anlaşılacaktır.
NARKOLEPSİ NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Narkolepsi tedavi edilemese de semptomlar iyileştirilebilir ve kontrol edilebilir. Şu aşamalarda tedavi yapılır:
İlaç tedavisi:
Reçetesiz satılan kafeinli ilaçlar narkolepside pekyararlı olmaz. Ancak reçeteyle satılan amfetamin grubu ilaçlar narkolepsinin uykululuk, katapleksi, halüsinasyonlar ve uyku bölünmeleri gibi şikayetlerde yararlı olabilmektedir. Uyanıklılığı sağlayan modafinil de daha yeni ve yararlı olabilen bir başka ilaçtır. Bu ilaçlar ancak uyku konusunda uzmanlaşmış bir hekimin önerileriyle birlikte kullanılmalıdır.
Davranış tedavavisi:
Narkolepsi tedavisinde kişilerin yaşamlarında bazı değişiklikler de yapması gerekebilir.
● Düzenli bir uyku/uyanıklık programı yapılmalıdır. Uygun saatlerde yatıp uygun saatlerde kalkılmalıdır. Narkolepsili kişiler vardiya değişiklikleri yapmamalıdır veya haddinden fazla çalışmamalıdır.
● Düzenli olarak kısa süreli kestirmeler yararlı olur. Bir şekerlemeden 1 saat sonra narkolepsili bir kişinin uykuya dalması çok güçtür.
● Tehlike yaratabilecek durumlar için planlama yapılmalıdır. Araba kullanmadan önce kısa süreli kestirmenin yararı olacaktır.
● İlaçlar, hekimin önerdiği şekilde kulanılmalı, olabilecek bir değişiklik kendisine bildirilmelidir.
Çevrenin düzenlenmesi:
● Aile üyeleri hastalık hakkında bilgilendirilmelidir.
● İş arkadaşları narkolepsi hakkında bilgilendirilmelidir.
● Narkolepsi destek grubu kurulabilir ve yardım alınabilir.
● İşiniz engelleniyorsa engellerinizi göz önünde bulundurun.
● Çocuğunuz narkoleptikse öğretmen ve öğrenciler bu konuda eğitilmelidir.
Prof.Dr. Oğuz Erdinç
Kaynak: AASM 2011