Rahat Uyuyun, Deniz, Yusuf, Hüseyin...

Ecz. Sabih Tekin Çağlar

Tam 35 yıl önce 5 Mayıs ı 6 Mayıs a bağlayan gecenin sabahında bir zavallının boğazınıza geçirdiği ilmiklerle can verdiniz. Siz öldünüz ama "Bağımsız Türkiye" söylemi ile çıktığınız yolda 22 yıllık kinin rövanşı için sizlerin canlarına kıyanlar bugün siyaset sahnesinde bir bilen rolüne devam ediyorlar.

Bugün yaşasaydınız 60 lı yaşlarda olacak karanlık senaryo yazma meraklılarını, bağımsız Türkiye toprakları ve misak-ı milli haritası üzerindeki değişim sevdalılarını, dine dayalı devlet modelini ılımlı tanımlaması ile sevimli göstermeye çalışanları izleyecektiniz.

Yaşasaydınız, darbe karşıtlığı maskesini takarak etnisite faşizminin ateşine odun taşıyanları, demokrasi uygarlık ve çağdaşlığı uluslararası sömürgeci planlara alet edenleri görecektiniz.

Evet, bedenleriniz yok oldu ama ölüme bile çakmak çakmak bakarak meydan okuyan gözleriniz ilk olarak 14 Ocak ta Kadıköy de meydanlara çıkan, sonra Tandoğan da, Çağlayan da, Manisa da; Çanakkale de haykıranları görseydi mutlaka yaşlarla dolacaktı.

Yaşasaydınız, emperyalist planın en büyük emeli olan küreselleşmenin destekçilerine, Avrupa Birliği fonu peşindeki yerli işbirlikçilerine, sahte demokrasi söylemlerine, teokratik devlet peşinde koşanlara, Soros un uzantılarına, turuncu devrim sevdalılarına karşı bize destek olacaktınız.

Tabanın sesine kulak tıkayan korkaklara, çağrıları duymazdan gelen örgüt yöneticilerine karşın bizler o alanlardayız. Onlar mitingleri küçümsediler, Onlara göre cumhurbaşkanlığı seçimi cumhuriyetin temel sorunu değil çünkü…

Fikirlerini açıklamıyorlar, açıklayamıyorlar. Onlara göre Türkiye nin Cumhurbaşkanını seçiminde Amerika Birleşik Devletleri Senatosonun üyelerinin herhangi biri, İngiliz Avam Kamarası üyeleri, Washington Times Muhabirleri, Herald Tribune köşe yazarları, Washinton Post Baş Yazarları, The Sunday Times editörleri, La Gazetta Della Sport yazarları, görüşlerini açıklayacak, Avrupa Birliği gözlemcisi Oliver Rein basın toplantıları düzenleyecek, cemaat önderleri yol gösterecek, ama Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal in kurduğu Cumhuriyetin çocukları susacaklar… Susmazlarsa darbe çığırtkanı olacaklar….

Bizler sorduk cevap vermediler. Sizlerle aynı düşünceyi paylaştıklarını sahtekarca anlatanlara bir de siz sorun. Belki size cevap verirler… Din temeline dayalı bir devlet özlemi içindeki cemaat üyelerini Türkiye Cumhuriyeti nin Cumhurbaşkanı olarak görmek istiyorlar mı, istemiyorlar mı? Kıvırmadan, laf ebeliği yapmadan, ama, bir dakika, aslında, yani, özünde, gelinen bu noktada gibi kelimelerle başlayan uzun cümleler kurmadan Evet veya Hayır desinler…

Rahat uyuyun üç koca fidan. 12 Eylül darbesinin ürünü olan apolitik genç kuşak bile artık uyanmıştır.

Bu kuşak Cumhuriyete sahip çıkmıştır. Aydınlanmadan, çağdaşlıktan, laik ve demokratik ulus devletinden yana olanlar hurafe ve fetvalardan, köktendincilikten ve totaliter devlet yapısından yana olanlara dur demeye kararlıdırlar.



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat