Türkiye’de eczaneler, uzun yıllardır dermokozmetik firmaları başta olmak üzere birçok alanda bayilik sözleşmeleri çerçevesinde güvene dayalı ticaret ilişkileri sürdürmekte ve danışanlarına kaliteli ürünlerle en iyi hizmeti sunmaktadır. Ancak son dönemde bazı dermokozmetik firmalarının uyguladığı bazı ticari politikalar hem bayilik sistemine hem de meslektaşlarımızın ticari haklarına ciddi zarar vermektedir.
Bu firmalar, bayilik sözleşmesi imzaladıkları eczanelere ahde vefa göstermeyerek, yüksek satış potansiyeline sahip e-ticaret sitelerine ve kendi internet kanallarına öncelik tanımakta; ürün temini, farklı fiyatlandırma ve kampanya gibi stratejileriyle haksız rekabet yaratmaktadır. Bu haksız fiyat politikaları, danışanlar nezdinde şüpheye mahal vererek eczanelere olan güveni sarsmakta ve sahte ürünlerin piyasada yoğun bir şekilde bulunmasına yol açmaktadır. Bayi eczaneler aracılığıyla oluşturulan güven ortamını ve sektördeki dengeyi bozan bu uygulamalar, ticari etiğe aykırıdır.
Öyle ki, 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamında tanımlanan maliyetsizlik unsuru kapsamında; eczaneden satılan ürünler ile internetten satılan ürünler arasındaki maliyetsizlik kıstası haksız rekabete sebebiyet vermektedir. Zira internet üzerinden yapılan satışlardaki işletme gideri ile fiili satışlardaki işletme gideri arasındaki olağanüstü farklılık izahtan varestedir. Bu farklılığın oluşmasındaki en önemli kalem ise birebir verilen hizmetin kalitesi oluşturmaktadır.
Danışan Verilerinin Kullanımı ile İlgili Etik Sorunlar
Süreç içerisinde, dermokozmetik firmaları tarafından eczanelerde gerçekleştirilen kampanyalarla danışanlarımızın iletişim bilgileri, KVKK’ya uygun usul ve esaslar çerçevesinde toplanmış ve bu veriler veri mevzuat hükümleri çerçevesinde paylaşılmıştır. Ancak gelinen noktada, ürün kalitesi ve güvenliğinin geliştirilmesine katkı sağlaması amacıyla paylaşılan işbu verilerin bazı firmalar tarafından çıkara yönelik kullanıldığına ve eczaneleri devre dışı bırakacak şekilde planlamalar yapıldığına şahit olmaktayız. Bu durum hem etik kurallara hem de ticari iş birliği ilkelerine aykırı olup mesleğimizin geleceği açısından ciddi bir tehdit oluşturmaktadır.
Bayilik Sözleşmelerine Dikkat!
2025 yılına girerken pek çok dermokozmetik firması bayilik sözleşmelerini yenilemektedir. Ancak bu sözleşmeler, büyük oranda bayilik veren firmaların hak ve menfaatlerini önceleyen şekilde hazırlanmakta olup, bayi eczaneler ortaya çıkan şaşırtıcı koşullarla hak kaybı riski ile karşılaşmaktadır. Taraflar arasında akdedilen sözleşmeler, taraf menfaati yerine ortak menfaati önceleyen hükümler çerçevesinde tesis edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda meslektaşlarımızın imza süreci öncesinde sözleşmede yer alan koşulları incelemesinde hukuki yarar vardır.
Birlikte Mücadele Çağrısı
Bu olumsuz gidişata dur demek için Türk Eczacıları Birliği (TEB), tüm eczacı odalarımız, Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS), dermokozmetik alanında yoğun çalışan Pharmetic Girişimci Eczacılar Derneği, Etkin Eczacılık Derneği, Pharmatopia Vizyoner Eczacılar Derneği ve tüm eczacılık sivil toplum kuruluşlarımızı, bayi eczanelerimizi ve meslektaşlarımızı ortak bir mücadeleye davet ediyorum.
Rekabet Kurulu nezdinde gerekli hukuki girişimlerde bulunmak, bayilik sistemini korumak ve ticari etiğe aykırı davranışlara karşı bir eylem planı hazırlamak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmemiz gerekiyor. Bu süreçte, tüm meslektaşlarımızın dayanışma içinde hareket etmesi büyük önem taşımaktadır.
Bu mücadeleyi daha güçlü ve etkili yürütebilmek adına, Türk Eczacıları Birliği (TEB), eczacı odaları ve ilgili tüm kuruluşların alanında uzman kişilerden hukuki olarak destek alarak ortak bir veri havuzu oluşturmasını öneriyoruz. Sürecin hukuki açıdan daha sistemli ve organize bir şekilde yönetilmesi, eczanelerimizin haklarını savunma noktasında daha etkili sonuçlar elde etmemizi sağlayacaktır.
Özellikle bu konularla ilgili sorun yaşayan meslektaşlarımızın karşılaştıkları haksızlıkların tespit edilmesi ve ortak bir veri tabanı oluşturulması için bir planlama yapılmasının büyük önem taşıdığına inanıyorum. Bu doğrultuda, meslektaşlarımızın karşılaştıkları sorunları ve taleplerini iletebilecekleri bir platformun oluşturulması için gerekli çalışmaları bir an önce başlatmalıyız. Böylece tüm haksız uygulamaların belgelenmesi sağlanacak ve meslektaşlarımızın haklarını daha etkili bir şekilde savunmamız mümkün olacaktır.
Son Söz: Birlikte Güçlüyüz!
Eczacılarımızın katkıları ve aktif katılımıyla güçlenecek bu süreçte, hep birlikte dayanışma içinde mesleğimizin itibarını ve geleceğini koruma yolunda gerekli adımları kararlılıkla atma zamanı!
Eğer bu dermokozmetik firmalarının haksız uygulamaları devam edecekse, belki de bayi eczaneler bu ürünlerin tanıtımını ve satışını tamamen e-ticaret sitelerinin algoritmalarına ve müşteri hizmetlerine devretmeli! Artık danışanlar da cilt tipini canlı bir eczacı yerine sohbet botlarından öğrenir. Kim bilir, belki bu şekilde hem danışanların hem de eczanelerin kafası daha az karışır!
Gücümüz birliğimizden gelir; mesleğimizin ve geleceğimizin korunması için hep birlikte hareket etmeliyiz.
Sevgi ve saygılarımla,