Geçtiğimiz Pazar TRTKENT radyo da canlı yayına katıldım. Gülin Kayalı’ nın GÜLİNCE adlı radyo programında konuk oldum. Tabii ki konumuz "Eczacılık"tı.
Muadil ilaçtan, bitkisel ürünlere…
Ayak sağlığından, cilt sağlığına…
Geçmişten geleceğe...
Klinik eczacılıktan, Eczacının Sesi’ne…
Güzel bir harman yaptık.
Canlı yayında bağlanan danışanların sorularını cevapladım.
Bir doktor konuğumuz eczacı ile doktorların dirsek dirseğe çalışmasının önemini vurguladı.
Diğer bağlanan konuğumuz bir eczcacıydı; eczanenin içinde insanla uğraşmanın zorluğundan bahsetti…
Kendimden bahsederken 25 senenin ne kadar çabuk geçtiğini ve bu sürece ne çok iş, arkadaş, bilgi, sevgi, deneyim, eğitim sığdırdığımın analizini yapma fırsatı buldum. En önemlisi mesleğime olan tutkumun beslenerek çoğaldığını fark ettim.
Elbet zor günler de vardı, uykusuz nöbet geceleri, oğlum büyürken ondan çaldığım zamanlar...
Sürekli değişen kurallara adaptasyon sürecinde maddi kayıplar, kesintiye uğrayan reçeteler,
bir zamanlar artan şimdi azalan ilaç fiyatları,
personel sorunları,
artan masraflar, azalan gelirler,
zaman zaman yeter artık isyanları ,
ve bazen umutsuzluklar...
Çoğunluğunuzun benim de yaşadığım sorunlar bunlar dediğinizi duyar gibiyim..
HAYIR!
Vazgeçmek yok!
Havanımız hala elimizde, aldığımız güçlü eczacılık eğitimi bizde …
Düşünmeye devam;
Sizi kızı yada oğlu kadar yakın gören yaşlılar, mahalledeki gençlerin ablası, ağabeyi, bir hastanın sırdaşı, bazen de bir kanser hastasının umudusunuz…
Bizler birer sanatçıyız!
Şifa sanatının sanatçılarıyız.
Beden sağlığının sürdürülebilirliği kadar toplumun ruhsal durumuna da doğru yön verebilen saygın bir meslek grubuyuz…
Bizim böyle büyük bir misyonumuz varsa ECZACI her şekilde desteklenmeli ve maneviyatı yüksek tutulmalı diye düşünüyorum.
Sözün kısası;
Yeniden doğsam yine eczacı olmak isterdim.
Eczacı kalın,
Sağlık dağıtın,
Yılmayın,
Sevgiyle kalın...
Ecz. Gül KARA
hurriyeteczanesi@ttmail.com
gkara@eczacininsesi.com
