YILIN RÖPORTAJI-BÖLÜM 2

Hakan GENÇOSMANOĞLU sordu, Mehmet DOMAÇ yanıtladı

Eczacının Sesi e-Gazete

  "18 Yıl Süren Bir Yasa Değişikliği Mücadelesi Öyküsü"

H. Gençosmanoğlu: Eczacılık ve eczaneler yasası ile ilgili söz konusu değişiklik 17-18 yıldır konuşuluyor. Defalarca taslaklar yazıldı. Girişimlerde bulunuldu. Bu oldukça uzun bir süre... Ancak şimdiye kadar bu değişiklik bir türlü yapılamadı. Zaman zaman gündeme gelir ama sonra geçer giderdi. Neden şimdi? Ne oldu da bu defa yeniden gündeme geldi süreç gelişti ve kararlılıkla tamamlandı?

M. Domaç: Aslında Türkiye’de tek eczacılık fakültesi varken sınırlama ihtiyacı yoktu. 60’lı yıllarda özel yüksek okullar kuruldu. 90’lı yıllara kadar da 7 eczacılık fakültesi ile birlikte geldik. 94’den sonra artmaya başladı. Şimdi 27 eczacılık fakültesi ve 7500 de eczacılık fakültesi öğrencisi var. Dolayısıyla biraz geç kalmakla birlikte, Türkiye’de ki eczacılar için bu yasanın çıkması çok önemli bir adımdır. Bu yasa ile ilgili çalışmaya biz ilk defa İstanbul Eczacı Odası’nda başlamıştık. Yani 1991-1992...Daha sonra, sınırlama konusunda ilk defa TEB’in Bölgelerarası Toplantısında ben eczanelerin sınırlanması gerektiğini söylemiştim. İEO Başkanıydım. Sn. Mekin Tanker TEB başkanı idi. O da böyle bir ihtiyacın olmadığını söylemişti. İşte, zaman değişiyor biliyorsun. 1996 yılında, ilk defa biz bir eczacılık yasası hazırladık ve orada ilk defa sınırlama maddesi koyduk. Çok geniş, 63 maddelik bir hazırlıktı. 6197 sayılı yasayı tamamen kaldırıp yerine yeni bir yasa koymayı amaçlıyorduk. Süreç içerisinde gördük ki 63 maddelik bir yasayı çıkarmak hemen hemen olanaksız. Daha sonra biz bunu 44 maddeye indirdik. Daha sonrada 13 ve12 maddeye indirdik. İşte bu son çıkan yasa o 12 maddeye inmiş olanın biraz değiştirilmiş şeklidir.

 

H. Gençosmanoğlu: O taslaklarda eczaneler arasında mesafe de vardı. Değil mi?

M. Domaç: Mesafeyi çok tartıştık Sağlık Bakanlığı ile ancak kabul ettiremedik.

Bir de emeklilik yaşı söz konusuydu. Onu da kendi aramızda çok tartıştık. Bir emeklilik yaşı olabilmesi için iyi bir emeklilik maaşı gerekiyor. Bunu da önümüzdeki dönemde gerçekleştirilebilecek işlerden biri olarak görüyorum ben. Onu da taslaktan çıkartmak zorunda kaldık. Çünkü bugün ortalama 3000- 4000 TL. civarında bir emeklilik maaşı olmazsa eczacıların çoğunun eczanesini bırakmayacağını görüyorum. Bugünkü koşullarda da öyle bir emekli maaşı yok.

23. dönem parlamentosunda bu yasanın hazırlığını yapmıştık. Ama TEB ile hükümet arasında sözleşme bağlanamaması nedeniyle bir soğukluk söz konusu oldu. Bu bir ölçüde çalışmalara da yansıdı. O yüzden o zaman yapılamadı. Sonra TEB ile Sağlık Bakanlığı’nı yanyana getirdik. Onlarda üzerinde çalıştılar. Ve son yasa teklifini verdik. Yasa teklifini verdiğimiz tarih 24 Nisan 2012’ dir.

 

H. Gençosmanoğlu: Eşine çok az rastlanır bir biçimde TBMM’de bir yasa konusunda tam mutabakat sağlandı. Bunu nasıl başardınız?

M. Domaç: Metni teslim ettik. Sağlık Bakanlığı üzerinde bir müddet çalıştı. Daha sonra metni Sağlık Bakanlığı’ ndan aldık ve biz teklif halinde verdik. MHP’ye, CHP’ye ve BDP’ye bizim bir teklifimizin olduğunu ve bu teklifin onlar tarafından da verilebileceğini, TEB ve Sağlık Bakanlığı’nın da bu teklifin üzerinde hemfikir olduğunu ilettik. CHP’ li 2 tane eczacı milletvekilimiz var biliyorsunuz. Onlar zaten uygun karşıladılar. MHP’ de eczacı milletvekilimiz yok. Orada Sağlık Komisyonu üyemiz var. Ona da gittik. O da katkı sağladı. BDP’li bir eczacı milletvekilimiz var, ona da teklifte bulunduk. Aynı teklifin verilmesi konusunda. Bunu birlikte çıkaralım istedik. Hep aynı teklifler verildi.

Tabi teklifi vermekle kalmıyor. Bizde teklifler parti grup yönetimine gidiyor. Grup yönetimi ile görüştük. Grup yönetimi aynı gün teklifi parlamentodan sorumlu Başbakan yardımcısına ve Adalet Bakanlığı’na iletti. Ben, hem Sn. Bekir Bozdağ hem de Sn. Adalet Bakanı ile görüşerek onaylanıp gruba geri gönderilmesini istedim. Gerçekten ertesi gün görüşlerini gruba bildirdiler. Grup, üç gün sonra Meclis Başkanlığı’na teklifi gönderdi. Meclis Başkanı Sn. Cemil Çiçek’i ziyaret ettim. Bir teklifimiz olduğunu ve partilerin tümünün gruplarının anlaştığını, bunun bir an önce sağlık komisyonuna gönderilmesini talep ettim.

Parlementoda teklifler tali komisyonlara da gönderilirler. Yani adaleti ilgilendiren konular Adalet Komisyonu’ na giderler. Para varsa teklifin içerinde para ile ilgili bir konu varsa Plan Bütçe Komisyonuna gider. Biz bunun çok fazla parayla ilişkisi olmadığını ve yasada adaleti sıkıntıya sokacak bir durum olmadığını meclis başkanına anlatarak sadece sağlık komisyonuna gönderdik. Sağlık komisyonunda bir perşembe günü görüştük teklifi. Sağlık Bakanı da katılmıştı.

 

H. Gençosmanoğlu : Bildiğim kadarıyla Sağlık Komisyonu üyeleri önceden bilgilendirilmişti ve onayları sözlü olarak alınmıştı.

M. Domaç: Sağlık Komisyonu üyelerini ve başkanını önceden bilgilendirmiştim ben. Ayrıca Sağlık komisyonu başkanının da teklife imzasını ve o komisyon sözcüsünün de teklife imzasını almıştım. Hem Cevdet Erdöl’ün hem İsmail Tamer’in imzası var. Dolayısıyla Sağlık Komisyonu’ nda yasa çok fazla tartışılmadı. Geneli hakkında konuşuldu. Komisyonda bir alt komisyon kurulması kararı verildi. Başkanlığını ben yaptım. Bizden, yani AK Parti’ den Ülker Can’ la Nesrin Ulema bulunuyordu. CHP’ den Özgür Özel ile diş hekimi Kadir Öğüt vardı. MHP den ise Ali Öz alt komisyonda bulunuyordu. Sağlık Komisyonu’ndan sonra ertesi gün Cuma günü saat 10:00 da alt komisyonu toplama kararı aldım. Alt komisyonda 2 hatta 2,5 denilebilecek değişiklik yaptık.

 

“Eczanenin sahibi ve sorumlu müdürü eczacıdır ve ecza deposunun sorumlu müdürü eczacıdır”

H. Gençosmanoğlu: Neydi o değişiklikler?

M. Domaç: O değişikliklerden bir tanesi 1.maddenin, 2.bendinde eczacıların çalışma alanlarını tanımlayan bir bölüm var. Eczacıların bu konuda çok hassasiyetleri vardır biliyorsun. “Eczanenin sahibi ve sorumlu müdürü eczacıdır ve ecza deposunun sorumlu müdürü eczacıdır” diye açık ve net bir şekilde yazdık. O iki madde de geçer bu. Hatta Sağlık Bakanı o iki maddeden birine itiraz etti ama ben fazla olsun eksik olmasın diye yazdım.

TTB eczacının tanımında “biraz hekimliğe kayan eczacılık mesleği doğuyor” diye itirazda bulundu. Onu yumuşattık tanımda.

 

H. Gençosmanoğlu: İlk taslak Sağlık Bakanlığı’ na gittiğinde Sağlık Bakanlığı’ nın bazı yerlerde müdahale ettiğini duyduk. Bu doğru mu? Bakanlık nerelere müdahale etti? Başka müdahaleler oldu mu?

M. Domaç: İlk taslakta meslek içi eğitim programlarının % 40’ına katılma zorunluluğu vardı. Burada Sağlık Bakanlığı bizim alanımıza müdahale ediyorsunuz, Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü bu işleri yapar, biz bu alanda yasa maddesini uygun görmüyoruz dediler. Biz de bunu çok tartıştığımız için çıkmaz nokta olarak ortaya çıkmasın diye vazgeçtik.

Bir de 67 yaşında emeklilik değil ama 67 yaşına gelmiş eczacıların eczane açarken yanına yardımcı eczacı alsın diye bir maddemiz vardı. Buna da belli eczacı grupları itiraz ettiler.

Bu ilk teklifimiz. İlk teklifimizle ikinci teklifimiz arasında iki gün var. Dolayısıyla alt komisyonda tarafları dinledik. TTB’ni dinledik, Tarım Bakanlığı’nı dinledik. Başka... Sağlık Bakanlığı zaten oradaydı. Dolayısıyla tarafları dinledikten sonra 2 maddede değişiklik yaparak alt komisyonu bitirdik. Alt komisyonda TEB ve Eczacı Odalarından bazı arkadaşlar vardı.


H. Gençosmanoğlu: Meslek örgütlerimizin yöneticileri temsilcileri de vardı yani...

M. Domaç: Evet vardı.Güzel bir alt komisyon çalışması yaptık. Alt komisyondan bizim düşündüğümüz gibi bir alt komisyon raporu ortaya çıktı. Bu rapordan sonra bir hafta sonra Sağlık Komisyonu’ nda durumu görüştük.


H. Gençosmanoğlu: Bu eczaneden satılacak ürünlerle ilgili maddenin içeriği konusunda ne diyeceksiniz? “Münhasıran” sözcüğü sonradan mı eklendi? Sözü edilen ürünlerle ilgili “eczanelerden satılacağına dair” bir kesinlik içermeliydi. Ama bu yapılmadı. Neden?

M. Domaç: Hayır, “münhasıran “ sözcüğü vardı. Aslında değiştirme çabaları oldu ama diğer ürünler yasalarla yönetmeliklerle ve kodekslerle bağlanmış vaziyetteydi. Yönetmeliklerde çelişkili durum oluşmasın diye bugünkü haline getirildi, münhasıran satılacak ürünler. Yaptığımız Avrupa’dan daha ileri bir adımdır. Münhasıran satılacak bazı ürünler henüz Türkiye’de yok. Ama kısa bir süre içerisinde Türkiye’ ye gelecekler ve sadece eczanede satılacaklar.

 

H. Gençosmanoğlu: O ürünleri biraz açsak...

M. Domaç : Bir takım diyet ürünleri, geleneksel bitkisel ilaçlar, homeopati ilaçları gibi...Bunlar çok yagın değil Türkiye’de.Ama bir müddet sonra yaygın hale gelecekler ve dolayısıyla yalnızca eczaneden satılacaklar. Tabi ilacı, reçeteli ve reçetesiz ilacı saymıyorum. Onlar zaten eczanede baştan beri satılan ürünler.

 

H. Gençosmanoğlu: Tekrar yasanın çıkışına dönersek...

M. Domaç: Ana komisyonda sadece bir maddenin tartışması oldu. Eczaneler ve eczacıların yapacağı işler kısmı alt komisyonda düzenlediğimiz bir komisyonda da bir miktar tartışıldı. Onun dışında tartışma olmadan yasa komisyondan geçti.

 

H. Gençosmanoğlu: Meclis aşamasına gelirsek...

M. Domaç: Yasa için mecliste 232 sıra sayısı almıştık. Daha 30 sıra sayılı yasa teklifleri mecliste bekliyor. Meclis grup başkan vekili ile görüştüm ben. O da Başbakan ile görüşeceğini söyledi. Sonra Başbakan’ a durumu anlattım kısaca. O da grup başkan vekilinin takdim ettiği yasa taslakları arasında olursa bir değerlendirme yapacağını söyledi. Grup başkan vekili de o hafta içerisinde Başbakan’a sundu. Başbakan da olan biteni bildiğini söyledi. Perşembe günü yasa meclisin gündemine geldi ve meclisin gündemini biliyorsunuz.

 

Yasa bir saat yirmi dakika da çıktı.

H. Gençosmanoğlu:TBMM Genel Kurulu’ nda da bir problem çıkmadı bildiğim kadarıyla....

M. Domaç:Çıkmadı. Ben grupların hepsini dolaştım ve gruplar olarak 10 ar dk lık konuşma konusunda anlaştık. Yasa 1 saat 20 dak.da çıktı.

 

H. Gençosmanoğlu: Biliyorsunuz, 6197 değişikliği her gündeme geldiğinde bizim yüreğimiz ağzımıza gelir. Şu zincir eczaneler meselesi... Şirketleşmeyi söylüyorum. Gerçi süreci yakından takip ettik. Böyle bir girişim olmadı bildiğimiz kadarıyla. Ama bilmediğimiz birşeyler var mı? Bu yönde “bir son dakika” girişimleri oldu mu?

M. Domaç: Parlamentoda parlamenterler birbirlerine çok saygın davranırlar. Bu meslek kuruluşlarında da böyledir aslında. İnsanlar diğerlerine rağmen birilerini atlatarak diğerlerinin rızası dışında bir iş yapmaya kalktıklarında sıkıntı ortaya çıkar. Bu aslında bilinmesi gereken genel bir kuraldır. Bu karar çok siyasi ve çok üstten oluşması gereken bir karardır. Böyle bir kararın verilebilmesi, kolay bir karar değildir. Hiç bir müdahale söz konusu olmadı.

2.Bölümün Sonu

Yarın…

3.Bölüm:

"Bugüne dek Mehmet Domaç’ a Sorulmayanlar"

 

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat