Ecz. Tuncay SAYILKAN
İzmir Eczacı Odası Başkanı
ÇOK MU ZOR?
Son yıllarda özellikle de ithal ilaçlarının temininde ciddi sıkıntılar yaşıyor ve buna ek olarak, her yılın başında zam beklentisi nedeniyle yapay bir kriz daha yaşıyoruz. İlaç fiyat kararnamesi gereğince Avro kurunda bir önceki yıl içerisinde yaşanan değişiklikler baz alınarak ilaca yapılacak zam oranı belirleniyor ve Şubat ayının ikinci yarısında uygulamaya konuluyor.
Ülkemizde ilaç fiyatlarında yapılacak değişim yönetmelik gereği Avro kuruna göre belirleniyor.
Her yılın ilk 45 gününde bir önceki yılın Avro değerindeki artışa göre belirlenen ve sadece ilaç fiyatlarına gelecek zam oranına esas olacak bir Avro kuru saptanıyor ve ilaç fiyatları bu değere göre güncelleniyor.
Avro kuru nedeniyle özellikle ithal ilaçların temini her geçen gün biraz daha zorlaşıyor. Bunun yanı sıra aylar öncesinden uygulama tarihi belli ve oranı da tahmin edilebilen bir zam takvimi var. Son yıllarda uygulanan bu yöntem nedeni ile de sektörün tamamı zam sürecini oldukça yakından takip ediyor.
Zam oranının belirlenmesi ve uygulanması arasındaki yaklaşık elli günlük süre boyunca ilaçlar piyasadan birer ikişer kaybolurken eczaneler dağıtım kuruluşları arasında mekik dokuyarak ilaç bulmaya çalışıyor. Vatandaşlar ise eczane eczane dolaşarak ilacına ulaşmaya çalışıyor.
Ocak ayı içerisinde hızla artan ilaç yokları zammın belirlendiği tarihe kadar tavan yapıyor ve sonunda ilaç fiyatlarına zam gelmesinin hemen ardından aylardır bulunmayan ilaçlar aniden ortaya çıkıveriyor.
Aslında olay çok açık. İlaçların fiyatlandırılması için yasal bir süreç var. Sağlık sektöründeki herkes de bu uygulamanın işleyişini çok iyi biliyor.
İşte bu uygulama nedeniyle yapay bir ilaç krizi yaratılıyor. Her yılın başında piyasada bulunamayan ilaçlar nedeniyle eczacılar ve vatandaşlarımız ciddi sorun yaşıyor. Bir de bu yıl olduğu gibi salgın hastalıklar devreye girdiğinde sorun çığ gibi büyüyor.
Halkın en kolay ulaşabildiği sağlık danışmanları olarak özellikle de nöbet hizmetini yerine getirirken yüzlerce vatandaşa ilaçların bulunamadığını ve nedenlerini anlatmak durumunda kalıyoruz.
Aralık ayından başlayan ve yaklaşık 3 ay boyunca süren bulunamayan ilaçlar nedeniyle vatandaşlar ve eczaneler önemli ölçüde olumsuzluklar yaşıyor…
Eczacı Odalarımız sorunun ciddiyetine dikkat çekerek “ilaçlar bulunamıyor, vatandaş zor durumda, hastalar ilacına ulaşmakta sıkıntı yaşıyor” içerikli önemli açıklamalar yapıyor, yaşanan mağduriyetleri gündeme taşıyarak çözümü hızlandırmaya çalışıyorlar. Karşı açıklama olarak da ilaçta herhangi bir sorun yaşanmadığı yönünde resmi açıklamalar yapılıyor.
Sorunun kaynağı apaçık belli olmasına karşın yıllardır bu yöntemde ısrar ediliyor. Daha da kötüsü çözüm aramak yerine sektörün bileşenleri sırayla stokçulukla suçlanıyor, sektörün tüm kesimleri sırasıyla stokçu olarak lanse ediliyor.
Tek amacı vatandaşın ilaçlarını eksiksiz karşılamak ve sağlık hizmetini aksatmadan özveriyle sürdürmek olan bir meslek grubunu dolaylı da olsa hedef göstermek doğru bir yaklaşım değildir.
Aslında sorun bellidir ve çözümü zor değildir. İlaç fiyatları ile ilgili düzenlemeyi senede bir defa ve belirlenen sabit takvimde yapmak yerine 3 veya 4’er aylık dönemlerde daha küçük oranlarda yapmak gerekiyor.
Ayrıca, zam oranının belirlenmesini takiben en kısa sürede uygulanmaya konulması her yıl yaşanan bu yapay sorunu ortadan kaldıracaktır.
Sorunu görmezden gelmek ve başkalarını suçlamak sadece çözümü geciktirmektedir. Ortak akılla çözülemeyecek hiçbir sorun yoktur.
Eczaneler ticari işletmeler değil halkın en kolay ulaştığı sağlık kuruluşlarıdır. Bu nedenle halkın ilaca ulaşmakta neler yaşadığını ve çözümün çok zor olmadığını en iyi bizler biliyoruz. Her yıl yaşanan bu sorunun da gelecek yıllarda yaşanmaması için ivedilikle çözüme kavuşturulmasını bekliyoruz.
Saygılarımla…