Yardımcı Eczacılık konusunda tartışma sürüyor. TEB önceki Başkanı ve önceki İstanbul Milletvekili Ecz. Mehmet Domaç, ’’Yardımcı Eczacılık’’ başlıklı bir yazı yazmış ve bu yazı ana sayfamızdan yayımlanmıştı. Köşe yazarımız Ecz. Kadir Sedat Sofugil, Ecz. Mehmet Domaç’ ın yazısını kendi köşesinden 20.06.2018 tarihli ’’En Büyük Başkan Sahalara Dönmüş!’’ başlıklı yazısı ile değerlendirmişti. Ecz. Mehmet Domaç, köşe yazarımız Ecz. Kadir Sedat Sofugil’ i yanıtlayan bir yazı yazdı ve e- gazetemize gönderdi.

 
İşte o yazı: 

YARDIMCI ECZACILIK
 
Ecz. Mehmet Domaç
 
Öncelikle teşekkür ederim. Yardımcı eczacılıkla ilgili olmazları sıraladığın için.Birileri olmazları sıralayacak ki yapmak için uğraş, emek verenlerin, yapanların yaptıklarının önemi anlaşılabilsin.
 
Yazıyı şahsımla(Bu durumu asla istemem) şahısınla kişiselleştirmişsin. Bu doğru bir yazım tarzı değil. Kişinin ben egosunun yüksek olduğunu gösterir, kişiye zarar verir.
 
Şahsımla ilgili söylediklerine yazış tarzına takılmıyorum. Şahsımı hem övgü tek başına mutlu etmez, hem yergi rahatsız etmez. Yazar iddasında olan biri değilim, hiç olmadım derdimi anlatayım yeterli. Kişinin kendini bilmek gibi bir erdemi vardır. Ancak yazında şahsıma hakarete varacak şekilde ifade kullanmana neden olan nedir, sorusunu da sormadan geçemem.
 
Tekrar gelmemiz gereken yer YARDIMCI ECZACILIK.
 
6197 sayılı yasayı değiştiren 6308 sayılı yasa ile eczane açabilme koşulları arasına 1 yıl eczanede çalışma zorunluluğu getirilmiştir. YARDIMCI ECZACILIK eczane açabilmenin bir koşuludur.
 
Dünyada bu konuda ağırlıklı iki uygulama vardır: 1- YARDIMCI  ECZACI olarak çalışıp sonra eczane açmak. 2- BOARD SINAVINA girip başarılı olup öyle eczane açmak.
Dünya örneklerinden yola çıkılarak her iki uygulama da TEB tarafından tartışılmış yardımcı eczacılık uygun bulunmuştur.
 
Yasa TBMM’ de grubu bulunan partilerin oy birliği ile kabul edilmiştir. Bir önemli ayrıntı daha vermek gerekirse: AK Parti eczacı milletvekilleri, CHP eczacı milletvekilleri CHP grubu, MHP Mersin milletvekili Dr. Ali Öz, HDP Milletvekili Ecz.Demir Çelik tarafından aynı metni içeren kanun teklifleri birleştirilerek görüşüldü. Sağlık komisyonunda, alt komisyonda alanın kuruluşlarının temsilcileri ilgili bakanlıkların temsilcileriyle tartışılmış son şekli verilmiştir. TBMM  genel kurulunda oybirliği ile kabul edilmiştir.
 
Söz konusu yasanın hazırlanışı ve kabul süreçlerini anlatan bir kitapçıkta bu konuda araştırma yapan bir araştırmacı tarafından yayımlanmıştır
 
AMAÇ: Sağlık hizmet sunucularının niteliğini artırmak, bu yolla nitelikli sağlık hizmeti sunmaktır. Hizmet alanlarında beklentisi bu doğrultudadır. Yazıya dönersek...
1. ve 2. Sorularım yanıtlanmamış başkasına havale edilmiş. Parantez içinde niyet okumuşsun bu niyet okumaya çok ağır yanıtlar verilebilir. Yapmayacağım. Sadece şunu söyleyeyim niyet okuma. 3. sorudaki yanıt ise RESMİ GÖRÜŞ resmi görüşü biliyoruz onu bildiğimizi cümle alemde bilir. Önemli olan gerçekte ne, yaşamda ne, pratikte nasıl işliyor.
 
Kişisel soru sorup onun üzerinden şahsımla ilgili yıpratma veya ikili davranıyor izlenimi oluşturmak istiyorsun, sanıyorum. Bu soruyu kaçınılmaz olarak yanıtlamalıyım. Şahsımın 2003 yılından bu yana eczanesi yok. T.OLCAY DOMAÇ eşim olur onun eczanesi var. 2003 yılından 2011 yılına kadar eczanesinde 8 ECZACI çalıştı(yanlış değil sekiz). Eczanede ortalama 3 ECZACI çalışıyordu. Şimdi eczanesinde bir YARDIMCI  ECZACI çalışıyor. O eczacılara ne oldu diye merak edebilirsin. Beşi eczane açtı, ikisi sağlık bakanlığı hastanesinde çalışıyor, bir tanesi ilaç firmasında müdür.
 
Bizi tanımadığın sorduğun sorulardan anlaşılıyor. Bilmeni isterim ki yaşamımızda"Başkasına verip talkımı kendi yer salkımı" cinsinden insanlar olmadık. Olduğumuz gibi göründük göründüğümüz gibi olduk. Populizm adına birilerine selam vermedik. Yaptığımız işin arkasında durduk yalpalamadık. Farzedelim cinsinden sorular sormuşsun söz konusu sorulara yanıt kolay ancak farzedelim şöyle yaparız cinsinden cevaplar amaca hizmet etmez.
 
Eczacılarla ilgili çok sayıda konudan bahsetmişsin o konularla ilgili düşüncelerimiz var. Söylenmiş, söylenecek sözlerimiz var. Çok sayıda yerde söyledik, söylüyoruz(paneller, açık oturumlar, konferanslar, TEB Bölgeler arası toplantıları, TEB Büyük kongreleri  vb ), toplu olması istenirse ECZACININ SESİ, 1-ECZACI karlılığı 2- ECZACILIK fakülteleri 3-ECZACI istihdamı 4-VB  konularda alanın resmi yetkililerini, düşünenlerini davet eder tartıştırır bizim de düşüncemize ihtiyaç duyulursa davet ederler katılırız söyleriz.
 
Şu konuda konuşun bu konuyu tartışmaya açmayın gibi yaklaşımlar... Dünya aleme nizam verdiğini zanneden, artık kimsenin okumadığı köşe yazarlarının işi. Yaptığın yanlış o malum köşe yazarları gibi sakın şu konuyu tartışmaya açma tarzınla birilerine, şahsıma ayar vermeye çalışıyorsun. Sadece yakışmıyor demekle yetineyim daha ağır sözler beni rahatsız eder.
 
Bu gökkubbe altında üslubu dairesinde tartışılmayacak hiçbir konu yoktur. Yeterki insanlığa,  insanımıza, ülkemize, mesleğimize, meslektaşımıza katkı sağlasın, bir sorunun çözümünde yol gösterici olsun. Köşeni açıp yazabileceğimi belirtmişsin teşekkür ederim. Yıllar önce ECZACININ SESİ’ni kuran arkadaşlar Ecz. Hakan Gençosmanoğlu, Ecz. ÖzlemDemir, Ecz.Ertan Çiftçi ve diğer arkadaşlar yazmam için lütfedip teklifte bulunmuşlardı. Özel bir sorumluluk gerektiren alan olduğu için tekliflerine olumlu yanıt veremeyip çok teşekkür etmiştim. Düşüncem değişmedi yazma gereksinimim olunca arkadaşlar  karşılıyorlar sağolsunlar.
 
Sonuç olarak; bu ülkede ilaç ve ECZACILIK hizmetleri nasıl nitelikli verilir tavrım var. Hizmeti verenlerin niteliği nasıl artırılır, ülke insanı bu hizmetten azami verimliliği nasıl alır tavrım var. Sağlıklı toplum üretken toplumdur. Nitelikli sağlık hizmeti daha üretken toplum oluşturur. Beklentim ve uğraşım budur.
 


Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat