Ecz.Tuncay Sayılkan

BÖYLE GİTMEZ…

Çok özel ve farklı bir mesleğimiz var.Son yıllarda  çok ciddi ekonomik sorunlarla mücadele ediyor olsak da vatandaşın ilaca ulaşmasını ve nitelikli sağlık hizmeti almasını önemsiyor, üzerimize düşenleri yapıyoruz.

Kamu kurumlarının üretim veya ithalat ruhsatını verdiği ,fiyatını ve satın alma koşullarını en büyük alıcı olan kamunun  belirlediği bir ürünü aldığımız eğitim sonrasında danışmanlık yaparak halka sunan bir meslek grubuyuz.

Satın alma koşullarını da üretici firmalar ile  dağıtım kuruluşlarının belirlediğini düşündüğümüzde işin ekonomik boyutunda olmadığımız net olarak görülmektedir.

Özellikle de 2005 yılında tüm sosyal güvenlik kuruluşlarının birleştirildiği ve tamamının SGK çatısı altında toplanması ile herkesin eczanelerden sağlık hizmeti alması süreçlerinde en büyük alıcı konumu oldukça güçlenen kamunun sektörün bileşenleri ile ortak aklı oluşturmadan koyduğu tasarruf amaçlı kurallar uzun zamandır tüm sektöre yön veriyor.

Yürürlükte olan ilaç fiyat kararnamesi gereğince Avro kurunda bir önceki yıl içerisinde yaşanan değişikliklere göre ilaca yapılacak zam oranı belirleniyor ve Şubat ayının ikinci yarısında uygulamaya konuluyor. Uygulama tarihi ve zam oranı aylar öncesinden tahmin edilebildiği için piyasada bulunamayan ilaçlar da artıyor. 

Bizler eksik ilaçları temin edip hizmeti sürdürmek için çaba harcarken vatandaşlar ise eczane eczane dolaşarak ilacına ulaşmaya çalışıyor.

Önceki yıllardan farklı olarak bu yıl oldukça çok ciddi bir ilaç krizi yaşanıyor. Her yılın başında piyasada bulunamayan ilaçlar nedeniyle eczacılar ve vatandaşlarımızın yaşadığı sorunlar bu defa yaz aylarından itibaren yaşanmaya başlandı.

 İki yıldır süregelen pandemi de yaşanan sorunun oldukça hızlı büyümesine neden oluyor.

Halkımızın en kolay ulaşabildiği sağlık danışmanları olarak, özellikle de nöbet hizmetini yerine getirirken yüzlerce vatandaşa ilaçların bulunamadığını ve nedenlerini anlatmak durumunda kalıyoruz.

Bulunamayan ilaçların yanı sıra yıllardır güncellenmeyen ilaç fiyat kararnamesi ile her zam döneminde 4. ve 5. Kademeye geçen ilaçlar ile yeni kayıplara uğruyoruz. Belki de sattığı ürüne zam geldiğinde kayıplara uğrayan tek meslek eczacılık…

Üretici firmalar ve dağıtım kuruluşları her yıl olduğu gibi bu zorlu süreçte üretimi azaltarak ya da durdurarak, satış koşullarında değişiklikler yaparak ve MF’leri azaltarak veya tümden kaldırarak kendilerini koruyan önlemleri alıyor ve  süreci en az zararla atlatmaya çalışıyor.

Geçtiğimiz yıllardan farklı olarak bu yıl kimi firmalar kayıplarını azaltabilmek adına  KKİ’nı hiç uygulamayarak ya da eksik uygulayarak sektörde yaşanan sıkıntıları eczanelere ve vatandaşa fatura etmeye çalışıyorlar, onları anlamak mümkün değil…

Meslek örgütlerimizin sorunun ciddiyetine ısrarla dikkat çekerek “ilaçlar bulunamıyor, vatandaş zor durumda, hastalar ilacına ulaşmakta sıkıntı yaşıyor” içerikli açıklamalarına karşılık olarak, ilaç temininde herhangi bir sorun yaşanmadığı ve stok yapanlar yüzünden bunların yaşandığını ileri süren garip açıklamalar yapılıyor, sektörün bileşenleri stokçulukla suçlanıyor.

Sorunu görmezden gelmek ve başkalarını suçlayarak günü geçirmek sadece çözümü geciktirmektedir. Bir çok meslektaşımız bu şartlarda eczanelerini ayakta tutabilmek ve ilaç-eczacılık hizmetini sürdürebilmek için büyük fedakarlıklar yapmaktadırlar.

Boyutları her yıl biraz daha artan bu önemli sorunlara ivedilikle çözüm bulunmaz ise sağlık hizmetini sürdürmek kolay olamayacaktır.

Sonuç olarak, yaşanan sorunlar bellidir ve çözümü de hiç zor değildir.

 İlaç fiyat kararnamesini güncelleyerek baremleri yükseltmenin yanı sıra senede bir defa, belirlenen sabit takvimde ve yüksek oranda yapmak yerine 3 veya 4’er aylık dönemlerde daha küçük oranlarda yapmak bulunamayan ilaç sorununu çözecek, vatandaşın ilaca ulaşmasını sağlayacaktır.

Ayrıca, zam oranının belirlenmesinden hemen sonra uygulanmaya konulması her yıl yaşanan bu sorunu tamamen ortadan kaldıracaktır.

2005’den bu yana uygulamada olan ancak SGK ile firmalar arasında imzalanmış herhangi bir protokol olmadığı için  tam anlamı ile ilaç firmalarının keyfine bırakılan KKİ uygulamasında firmalar ile protokol yapması ve uygulamanın eczane dışına gerçekleşmesi kaçınılmaz olmuştur.

Eczaneler halkın en kolay ulaştığı sağlık kuruluşları, eczacılar da halkın en kolay ulaştığı sağlık danışmanlarıdır. Bu nedenle ilaç temininde yaşananları, vatandaşın ilaca ulaşmakta neler yaşadığını, bu şartlarda hizmeti daha fazla sürdürebilmenin mümkün olmadığını ve çözümün çok da zor olmadığını en iyi biz biliyoruz.

Her yıl artarak devam eden bu önemli sorunun ve sağlık alanında yaşanan olumsuzlukların ivedilikle çözüme kavuşturulması ilaç-eczacılık hizmetlerinin sürdürülebilmesi ve halk sağlığı adına da büyük önem taşımaktadır. Eczanelerin bu yükü daha fazla taşıması beklenemez.

Kısacası böyle gitmez !

Saygılarımla…

              

Ecz.Tuncay Sayılkan

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat