MEVCUT SORUNLAR ÇÖZÜLMEDEN, YENİ ECZACILIK FAKÜLTESİ AÇILMASIN!
Ankara, 27 Nisan 2010
Değerli Basın Mensupları,
24 Nisan 2010 tarihinde 27561 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren kanun değişikliğiyle, “Bezm-i Alem Vakıf Üniversitesi” ismiyle yeni bir eczacılık fakültesi açılması karara bağlanmıştır. Bu fakülteyle birlikte, ülkemizde faaliyet gösteren eczacılık fakültesi sayısı 17’ye çıkmıştır. Alınan bu karar, insan sağlığının korunmasında ve hastalıkların iyileştirilmesinde çok önemli rolü bulunan eczacılık mesleği mensupları yetiştirilirken, eğitim-öğretim kalitesinin sürekli olarak iyileştirilmesi ve geliştirilmesi gerekirken, hedeflenenin tam tersine gelişmelere neden olacaktır. Varolan eczacılık fakültelerinin özellikle son dönem açılanlarında kadro yetersizliğinden dolayı diğer fakültelerden gelen öğretim görevlileri sayesinde yürütülmektedir.
Her yıl 1200’ü aşkın öğrenci bu fakültelerden mezun olmakta ve neredeyse yüzde 80’lik bölümü ise serbest eczane açmayı tercih etmektedir. Ülkemizde her yıl 800 civarında yeni eczane açılmakta, açılan bu eczaneler ile ülkedeki eczane sayısı giderek artmaktadır. Türkiye, 2010 yılı itibariyle, Avrupa’nın en fazla serbest eczaneye sahip ikinci ülkesi konumundadır. Oysa, bizimle benzer sorunları Avrupa ülkeleri, hızla açılan eczane ve yeni eczacılık fakültelerinin uzun vadede sağlık alanının niteliğini düşüreceğini fark ederek, önlemini almıştır. Örneğin, Avrupa’daki en çok eczaneye sahip ülke olan Almanya, İsviçre örneğinde olduğu gibi, tehlikeyi fark ederek, eczacılık fakülte sayısını azaltmıştır. Fransa ve Belçika ise mevcut öğrenci sayısını azaltmıştır. İtalya, Portekiz, İspanya gibi ülkeler, mezun olur olmaz doğrudan eczane açılmasına sınırlama getirmiştir.
Bir yandan ilaç harcaması sınırlamaları ile eczanelerimiz zaten ekonomik olarak çok ciddi sıkıntı içinde iken, bu sınırlama nedeni ile Ocak ayından bu yana kapanan eczane sayısı 300’e ulaşmışken, eczacılara başka bir istihdam alanı göstermeden yeni eczacılık fakültesi açmak, sadece eczacıların içinde bulunduğu krizi derinleştirecektir.
Yıllardır dile getirdiğimiz gibi, yeni eczacılık fakültesi açılmamalı, varolanların kontenjanları azaltılmalı, yeterli öğretim üyesi bulunmayanlar birleştirilmeli, köklü fakülteler ilaç araştırma- geliştirme çalışmalarına yoğunlaşmalıdır. Eczacılık fakültesinden mezun olanların mesleklerini kamu, hastane, akademi ve ilaç sanayi alanlarında da icra etmelerini destekleyecek şekilde eğitim almaları sağlanmalıdır. Eczacılık mesleği mensuplarının, iyice daralmış olan serbest eczacılık alanından, eczacılık mesleğinin icra edilebileceği diğer alanlara da yöneltilmesi ve bu alanların da eczacılar açısından cazip hale getirilmesi; kamuda eczacılara yönelik istihdam yaratılması hedeflenmelidir
.
Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.
TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ BASIN BÜROSU