Sağlık sistemi iflasın eşiğinde   

İstanbul'da her yıl 16 bin yeni kanser vakası
VOLKAN ŞAHİN
İstanbul İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Bakar, kentte her yıl 16 bin yeni kanser vakasının ortaya çıktığını belirterek buna karşın uzman personel sayısının yetersiz kaldığını söyledi. Bakar, "Para verip aletleri alıyorsunuz ama onları kullanacak eleman bulamıyorsunuz" dedi.

Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde düzenlenen İstanbul İl Kanser Kontrol Danışma Kurulu Toplantısı'nda konuşan İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Dr. Mehmet Bakar, İstanbul'da yılda 16 bin yeni kanser vakası ortaya çıktığını, bu vakalara bağlı olarak da yılda 4 bin 500 civarında ölüm olduğunu söyledi. Bakar, "Buna karşılık ilimizde 72 radyasyon onkolojisi, 5 tıbbi onkoloji ve 1 hemotoloji uzmanı bulunuyor. Bu sayı çok yetersiz" diye konuştu.

KADRO SORUNU
Ciddi anlamda yetişmiş personel sıkıntısı çektiklerini belirten Bakar, "Bu sadece kanser değil pek çok alanda geçerli. Örneğin Türkiye'de sadece 99 tane yeni doğan yoğun bakım uzmanı bulunuyor. Bu sayı da çok yetersiz. Türkiye'de tıbbın gereğine ve ihtiyaçlara göre yeterli yan dal eğitimi verilmiyor. Para verip aletleri alıyorsunuz ama onları kullanacak eleman bulamıyorsunuz," açıklamasını yaptı.

İstanbul İl Sağlık Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Fatma Tülin Kayhan da İstanbul İl Kanser Kontrol Danışma Kurulu'nun çalışmalarına ilişkin bilgiler vererek kadro sıkıntı sının yarattığı sorunların altını çizdi.

'KANSER ÖNLENEBİLİR HASTALIK'
Daha sonra söz alan Ulusal Kanser Danışma Kurulu Başkan Yardımcısı Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Nurullah Zengin de "Kansersiz Türkiye" konulu sunumunda, kanserin 5 milyon yıldır var olan ve büyük oranda önlenebilir bir hastalık olduğunu belirterek, "Ülkemizde ve dünyada kanserli hasta sayısı her geçen gün artıyor. Bunun nedeni, kanserin yaşlı nüfusta daha sık görülen bir hastalık olması ve dünya nüfusunun gittikçe yaşlanmasıdır" diye kaydetti.

IMF'nin istediği yeni 'tasarruf paketi hazır
HAZAL ATEŞ
Başbakan Erdoğan, 2007 bütçesinden sosyal güvenlik reformu için 32 milyar YTL'lik kaynak ayrıldığını açıklarken, IMF yine sağlık harcamalarına göz dikti. Sağlık sektöründeki harcamaların çok arttığını ve hemen önlem alınması gerektiğini söyleyen IMF Türkiye Temsilcisi Hugh Bredenkamp, faiz dışı fazla hedefinin tutturulabilmesi için fiyat ayarlamalarının zorunlu olduğunu belirtti.

IMF'nin isteği üzerine hazırlanan sağlık harcamalarına ilişkin tedbir paketi büyük ölçüde şekillenirken yeni tedbirler gündeme geldi. IMF Türkiye Temsilcisi Bredenkamp, "Kayıtlı Ekonomiye Geçiş Sempozyumu"nda yaptığı açıklamada, sağlık harcamalarından şikayet ederek yeni önlemler için hükümete çağrıda bulundu. Bredenkamp, "KİT'lerin finansmanı faiz dışı fazla anlamında çok önemli. Bunların katkısı verimlilik artışı kadar fiyat ayarlamalarıyla da olacak" dedi.

TABİPLER İSYAN EDİYOR
Türk Tabipleri Birliği, tasarruf önlemlerinin sağlık çalışanlarının koşullarını daha da güçleştireceğini belirterek, bu tedbirlere karşı çıktı. Aralarında grip, obezite ve romatizma gibi sık ve yoğun yaşanan hastalıkların tedavisinde reçetesiz kullanılabilen 120 ilacın bedelini ödemeyeceğini temmuz başında ilan eden Maliye Bakanlığı, geçtiğimiz günlerde ikinci listeyi de yayınlamıştı. "Sağlıkta tasarruf" tebliği çerçevesinde bedeli ödenecek ilaçlar listesinden 35 ilaç daha çıkarılırken, 99'u da eklenmişti.

Bu arada, Ankara Ticaret Odası, geçtiğimiz aylarda sağlıkta tasarruf sağlamaya yönelik tebliğin iptali için Danıştay'a açtığı davayı kazandı. Danıştay, halkın sağlık hizmetlerine ulaşımını kısıtlayıcı nitelik taşıyan ve vaka başına ödeme sistemini getiren tebliği, Anayasa'nın vatandaşların sağlık hakkını güvence altına alan 56. maddesine aykırı bularak yürütmeyi durdurdu.

SAĞLIK BAKANI RECEP AKDAG: Eleştiriler mantık dışı
SAĞLIK
Bakanı Recep Akdağ, 2002 yılında yeşil kartlı hastaların ilaç harcamalarının 815 milyon YTL olduğunu, bu harcamanın 2006 yılının ilk 9 ayında 3 katına çıkarak 2 milyar 403 milyon YTL'ye yükseldiğini söyledi. Kamu ilaç harcamasının 2002 yılında 5 milyar 232 milyon YTL olduğunu kaydeden Bakan Akdağ, bu harcamanın 2003'te 6 milyar 801 milyon, 2004'te 7 milyar 760 milyon, 2005'te 8 milyar 779 milyon YTL'ye yükseldiğini ifade ederek hükümetin ilaç politikalarına yönelik eleştirilerin mantıkdışı olduğunu savundu.

SES GENEL BAŞKANI KOKSAL AYDIN: 2007 bütçesi sağlıkta yıkım getiriyor
Sağlık ve Sosyal Hizmet' Emekçileri Sendikası (SES) Genel Başkanı Koksal Aydın, bu haliyle 2007 bütçesinin "sağlıkta yıkım bütçesi" olduğunu savundu. Aydın, Mülkiyeliler Birliği'nde düzenlediği basın toplantısında, Güneydoğu'daki sel felaketinin ardından Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın salgın riski olmadığı konusundaki sözlerini eleştirdi. Hükümetin "sağlıkta yıkım programına devam ettiğini" savunan Aydın, 2007 bütçesi ile birlikte IMF politikaları çerçevesinde yatırımcı bütçe döneminin bitirildiğini kaydetti. "IMF dayatmalarıyla yıllardır budanan kamu bütçesinin" 2007 bütçesi ile daha da küçüldüğünü ve sağlık bütçesinin de bundan fazlasıyla nasibini aldığını belirten sözlerine şöyle devam etti: "Geçen yıl 1.8 milyar YTL olan sermaye transferleri kaleminin bu yıl 3.6 milyar YTL'ye çıkarılması, hükümetin seçim yatırımı olarak öne çıkmaktadır. 2006'da 7 milyar 477 milyon YTL olan Sağlık Bakanlığı bütçesi 9 aylık dönemde tükenerek yüzde 12 oranında kısıldı. Bunun anlamı, hükümetin kamusal sağlık hizmeti sunumundan çekilmesi, kaynak olarak yurttaşlarımızın ceplerini göstermesidir. Bu haliyle 2007 bütçesi sağlıkta yıkım bütçesidir."

Aydın, 1 Ocak 2007'de yürürlüğe girecek olan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası'nın "toplumsal düzeyde bir gerileme yasası" olduğunu savundu.



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat