Eğer şapkadan tavşan çıkmazsa, SGK sözleşmesi genel olarak "tamam" gibi.
Ancak deneyimlerimiz bize gösteriyor ki; şapkadan her an bir, hatta daha fazla tavşan çıkabilir.
Buna da hazırlıklı olmak lazım.
***
Farkındayız; Türk Eczacıları Birliği SGK sözleşme görüşmelerine, mevcut sözleşmenin devamına rıza gösterir bir biçimde oturdu.
Yanılıyor muyum?
Yanılmadığımı düşünüyorum. Bence öyle.
Tüm göstergeler o yönde çünkü...
"Aman yeni bir problem çıkmasın, şu işi sağ salim atlatalım" anlayışıyla masaya oturulduğu çok belli.
Öyle olmasaydı, "şunlar şunlar olmazsa imza atmam, herkes hazırlıklı olsun" denirdi.
Oysa böyle bir şey denmedi.
Görüşmeler bir "devlet sırrı" gibi yürütüldü.
Öyle ki, eczacı odalarının başkanları bile açık açık "bizim bir şeyden haberimiz yok" dediler.
***
Gelen haberlere göre, SGK sözleşmesinde eczacıyı ekonomik anlamda iyileştirecek bir değişiklik olmayacak.
"Her ne olursa olsun, her şeye rağmen SGK sözleşmesini yapacağız..." dedikçe eczacıların hak alması mümkün görünmüyor.
Çünkü, bizim tek gücümüz eczacılık ve ilaç hizmeti sunmaktan, üretmekten gelen gücümüz.
Bu gücü kullanmadıkça gerisi "nafile çaba".
Anlaşılan o gücü kullanmaya da kimsenin niyeti yok.
Durum öyle olunca "hal" de böyle oluyor.
Yani hepimizin eczanelerimizde yaşadıklarıdır, halimiz...
Anlatmaya gerek var mı?
***
Kuşkusuz yaşadığımız sorunların birincil ve temel sorumlusu; siyasi iktidar ve sağlık otoritesidir.
Ama...
Biz kendimizi adam gibi savunamadıkça...
Cesur ve kararlı olmadıkça...
Ne istediğimizi bilmedikçe...
Kurşunları sürekli kendi ayağımıza sıktıkça...
Ne söylesek artık “BOŞ”.
***
Ve sevgili dostlarım;
Sizi bilmem...
Ben yalanlardan ve yalancılardan çok sıkıldım.
Sahiden çok sıkıldım.
Siz de sıkıldığınız gün ışık görünecek.
İLETİŞİM İÇİN:
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu
h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com
Faks: 0216 574 72 69