6197 sayılı mesleğimize ilişkin yasayla ilgili değişiklikler herkesin malumu...
Uzun bir süreden beri uygulamaları belirleyecek olan yönetmelği bekliyoruz.
İstanbul ve Mersin eczacı odalarının yaptıkları açıklamalardan anlıyoruz ki; TEB Merkez Heyeti yapılan çalışmaları ve taslak metni eczacı odalarından ve eczacılardan saklamış.
Peki ama neden?
Neyi saklıyorlar?
22-24 Kasım 2012 tarihinde Afyon’da gerçekleşen ikinci bölgelerarası toplantıda, eczacı odalarına jet hızıyla bir bilgi verilmiş ancak talep edilmesine rağmen taslak metin yazılı olarak eczacı odalarına verilmemiş.
Bu kabul edilebilir bir şey değildir.
Bu yapılan TEB Yönetiminin eczacı odalarını zerrece dikkate almadığını gösterir.
Örgüt içi demokrasinin olmadığını gösterir.
***
TEB Genel Sekreteri Ecz. Harun Kızılay, 24.12.2012 tarihinde Twitter’ dan şöyle bir paylaşımda bulundu:
"Bugün nefes alamadık. Eczaneler çalışamadı. Biz ordan oraya koşmaktan bi hal olduk. SGK anlaşılmaz bir kurum.
Bu sistem tıkanıklığının bir çözümü var aslında. Sistem çalışmadığında benim eczacım ilacı vermese ve hastayı Sgkya ve Valiye yönlendirse...
...o zaman SGK kendine çeki düzen verir. Yoksa eften püften bahaneler üretmeye devam eder."
Bir defa; şu "benim eczacım" sözü uygun bir söz değil.
Sayın Kızılay bu söylediklerinde samimi ise eğer, bu yazdıklarını kurumsal olarak, meslektaşlarının önüne düşerek hayata geçirmeye çalışmalı.
Örgütsel ciddiyet bunu gerektirir.
"Sistem çalışmadığında ilaç verilmese..." diyor.
Sanırım Genel Sekreterin sistem çalışmadığında eczacıların nasıl ilaç vermesi gerektiğine dair bir kurallar bildirgesinin kurum tarafından defalarca yayınlandığından haberi yok.
Kurum diyor ki; "sistem çalışmayabilir, o zaman ilaçları şöyle şöyle vereceksin." Bu yönde açıklamaları var.
Bir gün olsun Türk Eczacıları Birliği, çıkıp ta "sistem çalışmadığında ilaç veremeyiz, böyle bir açıklama yayınlayamazsınız" demiş mi?
Dememiş.
O zaman twitter dan bunları yazmanın ne alemi var?
Başkasını bilmem...
Kendi adıma...
Hele şu sıralar...
Hiç sululuk kaldıracak halim yok.
***
14 Aralık 2012 tarihinde Sağlık Meslekleri Kurulu Yönetmeliği yayınlandı.
Bu kurul ve yönetmelik sağlık çalışanlarını alabildiğine baskı altına alacak.(Bkz.15.12.2012 tarihli yazım)
TEB aynı tarihte yayınladığı duyuru ile "yönetmeliği incelediklerini" söyledi.
Bugün 28 Aralık 2012...
Üzerinden 15 gün geçti...
Ses yok.
***
Yöneticilerimizde yeni bir söylem giderek hakim oluyor...
"Biz çok çalışıyoruz çok yoruluyoruz..." deyip duruyorlar.
Seçilmişlerin bunu söyleme hakları yoktur.
Yorulacaksanız aday olmayacaksınız.
Yorulmuşsanız çekileceksiniz.
***
"Açık ipuçları" Türk Eczacıları Birliği’ nin doğru ve düzgün yönetilmediğini gösteriyor.
"Tekçi" ve keyfi yönetim, Türk Eczacıları Birliği’ ni TÜRK- İŞ gibi bir örgüte dönüştürdü.
Çok yazık oldu.
İLETİŞİM İÇİN:
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu
h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com
Faks: 0216 574 72 69