Anlamadım ki, biz insanlarımız ilacı akılcı değil de "deli deli" mi kullansın diyoruz?

 

Elbette yok böyle bir şey.
 
Eczacının Sesi e- Gazete’nin arşivinde, başta Türk Eczacıları Birliği olmak üzere, eczacı meslek örgütlerimizce, bizim tarafımızdan kaleme alınmış onlarca döküman var.
 
Hepsi "Akılcı İlaç Kullanımı" nı savunuyor. Yol gösteriyor.
 
Hatta bu ülkede, daha sağlık otoritesi bu işe uyanmadan Türk Eczacıları Birliği bu yönde açıklamalar yapmış, toplumda gelişen antibiyotik direnci tehlikesine dikkat çekmiştir.
 
Ama Sağlık Bakanlığı ne yaptı?..
 
Akılcı İlaç Kullanımı ile ilgili çalışmaların içine bizi, Türk Eczacıları Birliği’ni almadı bile...
 
Kamu spotlarında TEB logosu var mı?
 
Yok.
 
 
Şimdi Sağlık Müdürlükleri eczacıları çağırıyor, talimname tebliğ ediyor.
 
Akılcı İlaç Kullanımı’ nı öğretiyor.
 
Uzmanlık alanımızda "ders" alıyoruz.
 
Şöyle bir sıralayalım...
 
- Bakanlığın yöntemi doğru değildir.. Demokrasilerde bu türden çalışmalar meslek örgütleriyle işbirliği halinde yapılır.
 
- Elbette Sağlık Bakanlığı kendi birimlerinde toplantılar düzenleyip eczacıları davet edebilir. Ancak bu davet, savaş, afet vs. olmadıkça asla zorunlu olamaz. Olmamalıdır.
 
- Sağlıkla ilgili toplumsal projelerin yalnızca içeriğinde değil, yönteminde de ilaç ve sağlık hizmeti veren profesyonellerle dayatmayla değil uzlaşmayla ilişki kurulmalıdır. Söz konusu projeler ancak ve ancak bu şekilde başarıya ulaşabilir.
 
 
Gelelim projeye...
 
Bakanlık diyor ki; "Akılcı İlaç Kullanımı’nı hayata geçireceğiz.
 
Nedir Akılcı İlaç Kullanımı?
 
Doğru teşhisten doğru tedaviye, hastalığın her aşamasında, ilacın, bilimsel ve ekonomik anlamda, en uygun şekilde (ne eksik ne fazla) kullanılması, tüm etkilerinin tedavi bitinceye dek izlenmesidir.
 
Oysa biz biliyoruz ki, bugün ülkemizde izlenen tüm sağlık politikaları tasarruf üzerine oturtulmuş ve diğer yandan sağlık hizmetleri piyasalaşma yolunda hızla ilerlemekte...
 
İlaç üzerinde Çalışma Bakanlığı (SGK)  Sağlık Bakanlığı’ndan daha fazla söz sahibidir.
 
Öyle bir yapı kuruldu ki; hangi ilaçlar tüketilirse tüketilsin devlet ilaca aynı parayı ödüyor.
 
Böyle bir sitemden ’ Akılcı İlaç Kullanımı’ çıkar mı?
 
Çıkmaz!
 
Projeyi baştan aşağı yeniden elbirliği ile ele alıp ’uygulanabilir’ hale getirmek gerekiyor.
 
 
10- 15 gündür yazılıp çiziliyor.
 
Meslektaşlarımızdan bize de yoğun iletiler geliyor.
 
Anlaşılan o ki; proje sallanmış, dönmüş, dolaşmış kabak olarak yine eczacıların başında patlamış!
 
"Eczacılar reçetesiz antibiyotik satmasın!"
 
Koskoca projenin çıkış noktası bu oldu.
 
Zaten satılmıyor... Satılanlar devede kulak bile değil. Bu biliniyor.
 
Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz:
 
Değil antibiyotik hiçbir ilacı reçetesiz satmayalım.
 
Biz bayılmıyoruz ki...
 
Ama acil durumlarda reçetesiz ilaç satmamak için gerekli alt yapınız var mı?
 
Varsa eğer, anneler kucağında ateşli çocuklarıyla niye sağlık kurumlarına değil de canhıraş bir biçimde eczanelere dalıyor?
 
Siz gelin bizim yerimize...
 
O anneye ilaç vermeyin de görelim.
 
 
Son söz...
 
Sayın Sağlık Bakanlığı yetkilileri...
 
Eczacılar, baskıya dönüşen uygulamalarınızdan çok sıkıldı...
 
Çok sıkıştırıyorsunuz...
 
Sıkıştırmayın...
 
İnanın patlayacak!..
 
 
 
İLETİŞİM İÇİN:
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu
https://twitter.com/HGencosmanoglu
h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com
gencosmanogluhakan@gmail.com
Faks: 0216 574 72 69


Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat