Bütün dünyada bir çok ilaç "reçeteli" den "reçetesiz" konumuna geçiyor.
Yani OTC’ ye...
Neden?..
Birincisi; tüm dünyada nüfus yaşlanıyor, kronik hastalıklar artıyor, sonuçta devletlerin sağlık harcamaları devasa boyutlara ulaşıyor. Bu nedenle devletler sağlık harcamalarını minimize etmek için OTC kapsamını genişletip sağlık harcamalarını düşürmeye çalışıyorlar. İstiyorlar ki, insanlar ilaçlarını "reçetesiz ve cepten" alsınlar.
İkincisi; bu alanda çalışan özel sektörün ekonomik olarak gelişmesi, para kazanması isteniyor.
***
Ülkemizde OTC, 1995 yılından beri askıda, sürüncemede ama hep güncel, hep tartışılan "ha geldi ha gelecek" denilen bir şey.
Aslına bakarsanız, hepimiz biliyoruz ki, ülkemizde OTC "de facto" bir durum olarak var.
***
26 Eylül- Pazartesi günü Türk Eczacıları Birliği’ nin davetlisi olarak Ankara’ daydım.
"Reçetesiz İlaçlara Sektörel Bakış" başlıklı panelin moderatörlüğünü yaptım.
Bence TEB konuşmacıları çok iyi seçmiş...
TİTCK’ dan Dr. Ecz. Aslı Can Ağca, TTB’ den Prof. Dr. Ersin Yarış, Prof. Dr. Nurettin Abacıoğlu, İEİS’ den Turgut Tokgöz, Doç. Dr. Deniz Sezgin...
Reçetesiz İlaçlar ve OTC uygulaması hakkında, olumlu, olumsuz konuşulmadık, söylenmedik hiçbir şey kalmadı desem yeridir.
Dolu dolu, çok bilgilendirici bir panel oldu.
Panel öncesi TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ve TİTCK Başkanı Dr. Hakkı Gürsöz konuştular.
TİTCK Başkanı, kurumlarında Reçetesiz İlaçlar listesi çalışması yapıldığını, konuya ilişkin ilgili tüm tarafların görüşlerini alacaklarını ve birlikte çalışma isteklerini bir kez daha vurguladı.
Gürsöz, bakanlığın kırmızı çizgilerini açıkladı...
"Bu ilaçlar kesinlikle eczane dışına çıkmayacak, ilaçta reklam olmayacak" dedi.
Kırmızı çizgilere ilişkin kuşkumuzu, panel içinde Prof. Dr. Ersin Yarış dillendirdi...
Dedi ki:
" Bu güvence yeterli değildir. Bu siyasi irade işidir. Bir süre sonra bu kırmızı çizgilerin delinmeyeceği garantisini kimse veremez. Ben buna ikna olmam."
Panelin sonunda TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak söz aldı...
Şunu söyledi:
" Türk Eczacıları Birliği’ nin bu meseleye ilişkin tartışılmış, saptanmış, açıklanmış bir meslek politikası vardır. Ancak, dizi çalıştaylar, toplantılar yapıp güncel gelişmelere göre kendimizi, meslek politikamızı yeniden değerlendirmek ihtiyacı vardır biz de bunu yapacağız"
Öyle sanıyorum ki, bu panel kitap haline gelecek ve ilgili tüm tarafların değerlendirmesine bilgisine sunulacak.
***
Anlaşılan, günümüz sağlık otoritesi özel bir OTC yasası hazırlamaktansa mevcut mevzuat üzerinden yürüyerek kapsamlı bir "Reçetesiz İlaçlar" listesi hazırlamayı uygun buldu.
Konuya ilişkin tüm bilgi ve gözlemlerimi sentezlediğimde anlıyorum ki, "OTC uygulamasının eli kulağında"...
Buna göre konumlanmalı.
Toplum sağlığı açısından önümüzde önemli bir örnek var...
ABD’ nin OTC ilaçlar konusunda başının dertte olduğu biliniyor.
ABD’ de son derece kontrolsüz, neredeyse hemen her yerde "satılabilen" OTC ilaçların ciddi bir sağlık sorunu ve ilaç zehirlenmesi oluşturduğu, ABD sağlık otoritesinin bu konuda yoğun bir çalışma yürüttüğü somut bir durum. Ülkemizde de yaşanabilecek bu durumu gereğince anlatabilmeliyiz.
OTC ilaçların eczanede kalması hem toplum sağlığı hem de eczacının meslek hakkı açısından olmazsa olmazımızdır. Bunun yasal, bağlayıcı güvencesi kesinlikle alınmalıdır.
Evet...
Şimdi Türkiye’ de OTC zamanı...
Ve eczacılar, hiçbir boşluk bırakmadan, rehavet göstermeden, ağırlıklarını gösterip duruma el koymalı!
Meslek haklarına ve toplum sağlığına sahip çıkmalı...
İLETİŞİM İÇİN:
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu
h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com
gencosmanogluhakan@gmail.com