Meslek örgütleri ne için vardır?..
Öncelikli görevleri nedir?..
1) Kendi alanında gelişen her yeni durumun en önce farkına varmak, üyelerinin de farkına varmasını sağlamak.
2) Üyelerinin hakkını, hukukunu meşru, yasal her şekilde savunmak. Haklarını ve mesleki yaşamını daha ileriye taşımak.
3) Üyelerinin örgütlü olarak bir bütün halinde davranmasını sağlamak.
***
Çalışma Bakanı açıkladı:
Eli kulağında...
KKİ’ si ilaç sanayicileri açısından sorun oluşturan ilaçlarda, ya iskontolar tekrar geriye çekilecek ya da kur ayarlaması (zam) yapılacak.
Yani, sanayiciler istediğini aldı.
Biz de bir ay boyunca zararına ilaç sattığımızla kaldık.
Yine üzerine bir bardak su içelim gitsin.
Olan yine eczacıya oldu.
Bir de hiç utanmadan, sıkılmadan bize “sorun çözüldü” diye haber verecekler...
Basın yazmaya başladı bile; “İlaç Krizi Çözüldü”.
Bu kadar utanmazlık olmaz artık!
***
Peki ya;
Ticari iskontolar?..
Stok zararlarımız?..
KKİ taşıma zararlarımız?..
Onlar ne oldu?
Adını bile anan yok!
Hiç kimsenin umurunda bile değil.
Meslek haklarımız, hukukumuz ayaklar altında!
***
Şimdi...
Gelelim zurnanın zırt dediği yere...
Eczacılar açısından ortalık yangın yeriyken...
Geçtik, mesleki ekonomik kayıplarımızı...
Onurumuz ayaklar altındayken...
Türk Eczacıları Birliği, SGK ile sözleşme imzalamaya çalışıyor...
İyi mi?
***
SGK yeni sözleşme taslağını hazırlamış.
Önümüzdeki hafta TEB’ e gönderecekmiş.
TEB Yönetimi, SGK’ nın hazırladığı taslağı bekliyor.
Bu olacak iş mi?
Hiçbir şey olmamış gibi, SGK’ nın sözleşme taslağını kabul edemezsiniz...
Etmemelisiniz.
O taslağı hiç bakmadan geri göndermelisiniz.
Hiçbir şey olmamış gibi, “SGK sözleşmesi görüşmesi” yapamazsınız...
Yapmamalısınız.
Her ne şart altında olursa olsun, boynu bükük bir biçimde "biz ilaç hizmeti vermeye devam edeceğiz, getirin imzalayalım" diyemezsiniz...
Dememelisiniz.
Buna hakkınız yok!
***
Seçilmiş olmanız herşeyi dilediğinizce yapabileceğiniz anlamına gelmez.
Yazımın girişinde belki unutmuşsunuzdur diye, görevlerinizi bir daha yazdım...
Unutmayın!
Sizin göreviniz eczacıyı “alabildiğine ezdirmek ve ezilmesine seyirci kalmak” değil...
Yukarıda yazdıklarımdır.
O sözleşmeyi hiç kimsenin haberi olmadan imzalarsanız, ellerimiz yakanızdadır...
Bilesiniz.
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu