KKİ’ ler Kalkınca Ne Olacak?
Son anda ne olacağı belli olmaz...
Çünkü, burası Türkiye.
Biz olacağını var sayalım...
Bize gelen doğrulanmış haberlere göre; ilaç sanayicilerinin kamuya yaptığı iskontolar değişiyor.
Habere göre; ’’6.93 TL ile 10,42 TL arasında olanların KKİ’si 28’den 20’ye, 3,63 TL 6,92 TL arasında olanların KKİ’Sİ 20’den 7’ye indiriliyor, 6 TL altındaki ilaçlarda %4 ve %7 olarak uygulanan KKİ’ler ise kaldırılacak.’’
Yürürlük tarihi ise 22 Şubat 2016.
Yani, kabaca 10 TL nin altındaki ilaçlarda KKİ’ lerin azaltılması veya kaldırılması yöntemiyle yeni bir kaynak aktarılıyor.
Peki, bunun eczacıya yansıması ne olacak?
Bugün ilaçların büyük bir oranının 10 TL nin altında fiyata sahip olduğunu biliyoruz.
Diğer yandan; fiyatı 10 TL nin altındaki ilaçların artık muayene paraları, katılım payları, fiyat farkları nedeniyle ’’cepten’’ alındığını biliyoruz.
O halde ’’pratikte’’, eczacıların bir çeşit ’’kazançtan kayba’’ uğrayabileceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Sonuç bu.
AVM mi? Buyrun En Büyük AVM’ ye...
Artık AVM dünyasında yaşıyoruz...
Öyle değil mi?
Son yıllarda ’’Örgütlü AVM’’ lerin küçük ve orta ölçekli ticaret erbabını tükettiği çokça tartışılıyor.
Evet, doğru. Tüketti.
Ticaretten söz ediyorsak eğer...
En büyük AVM’ ye biz sahibiz. Yani eczacılar.
Yuvarlak bir hesap yapalım... Yirmibeş bin eczane. Her birine kırk metrekare diyelim. Ne yapar? Bir milyon metrekare yapar.
Var mı bu kadar büyük bir AVM?
Üstelik bu AVM her yerde... Dal budak sarmış. Caddelerde, meydanlarda, AVM’ lerde, mahallelerde hatta sokak aralarında.
Ticari olarak tek bir merkezden ortaklaşmış kollektif bir akılla yönetildiğini düşünün...
Rakip tanır mı?
İşte her fırsatta eczacıların örgütlülüğünü bunun için dillendiriyorum. Büyük sermaye karşısında eczacının tek gücünden her konuda örgütlülüğünden söz ediyorum.
İlacın Sahibi Olabilmek İçin...
Ne diyoruz?..
İlacın sahibi biz eczacılarız...
O halde ilaca dair söyleyecek güçlü bir sözümüz olamalı!
Yaptığımız bir ’’iş’’ olmalı.
O söz ve iş, eşdeğer ilacın ve yerli ilaç sanayinin güçlü savunucusu olmaktır!
Başka bir yol bilen varsa, tartışalım...
Bir Kitap...
Bizim Akın Abi’ nin (Dr. Ecz. Akın Çubukçu) Babamın Eczanesi adlı kitabı çıktı.
Bilmeyenler için kısa bir bilgi...
Akın Çubukçu, bir çok görevin yanında Ankara Eczacı Odası Başkanlığı ve TEB 2. Başkanlığı yaptı. Meslek örgütlerimizin deneyimli, emektar isimlerinden biridir.
İşin doğrusu kitabı henüz edinip, okuyamadım. Ancak yazarını tanıdığım için ’okunulası’ olduğunu öngörebiliyorum. İlk fırsatta edinip, okuyacağım.
Bir Şiir...
Belli ki; Almanya’ da yaşayan, Trabzon’ lu yazar, şair, eğitimci dostumuz Sinan Öztürk’ ün yüreği, ta oralardan memlekette olan biten için kavruluyor.
Belli ki; sitem edesi var.
Ki, çok haklı...
Onun bu güzel şiirini, bu duygu yüklü sitemini çok sevdim.
Paylaşmak istedim...
Ve Ben Sizi Hiç Sevmiyorum
Yabancısıyım hayatlarınızın
Sokaklarınız soğuk, evleriniz, yüzleriniz soğuk
En son kim ısıtmıştı avuçlarımı unuttum.
Ayrık otuyum hayatlarınızın
Ayaklarınıza dolanan fazladan biriyim.
Ötekisiyim dünyanızın
Bende yıkıyorsunuz ruhlarınızı
Vicdanlarınızı bende temize çekiyorsunuz.
Başkalarının acısıyla gülüyorsunuz hayata
Göz göze gelemiyoruz bir türlü
Ağır geliyor size gözlerim
Mutlusunuz camın önünde ölümünü gördüğünüz serçeden.
Ben fazlayım çok dünyanıza
Soru işaretinizim
Kaçtığınız soruların.
Ve ben sizi hiç sevmiyorum.
İLETİŞİM İÇİN:
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu
h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com
gencosmanogluhakan@gmail.com