Kırıp dökmenin hiç kimseye faydası yok.
Elbette eczacı örgütlerimiz arasında tartışmalar, sorunlar yaşanabilir...
Hatta çekişmeler bile olabilir.
Ancak tüm bunlar demokratik tartışma sınırları içinde kalınmalıdır.
Kurumların "kurumsal kimliklerini" yukarıda tutmak, üyelerin çıkarlarını öncelikli görmek, üyenin işini zorlaştırmak değil kolaylaştırmak yöneticilerin birincil görevidir.
Yöneticiler arası çatışma yöneticilerin derdidir, üyenin değil.
***
Türk Eczacıları Birliği Yönetimi, "sorumluluklarını yerine getirmiyor, ödemesi gereken paraları ödemiyor" iddiası ile İstanbul Eczacı Odası’na SGK sözleşmelerini göndermiyor.
İstanbul Eczacı Odası üyeleri de sözleşmelerini yenileyemiyor.
İstanbul’da diyor ki: "yok böyle bir şey. Bu yapılan tamamen siyasi baskıdır"
Ne olup bitiyor?..
Biz bilmiyoruz. Karşılıklı suçlayan açıklamalar var. Onları okuyoruz.
Bildiğimiz net bir şey var:
İstanbul’da, "SGK sözleşmesi yenileme işlemleri yapılamıyor"
Meslektaşlarımız kaygılı.
Aslında kaygılı olmaktan çok ne yapacağını bilemez halde... İki arada bir derede derler ya öyle.
Şimdi de TEB diyor ki:
“İşlemlerinizi yapın. Tüm üyelere kargo ile doğrudan sözleşme göndereceğim”
***
İstanbul Eczacı Odası Başkanı Semih Güngör, SGK İl Müdürü ile görüşmüş.
Demiş ki:
"Bizim birlik bize sözleşme kağıdı göndermiyor. Sorunu çözelim. İstanbul ilaçsız kalmasın..."
Bu olacak iş mi?
O müdür ne düşünmüştür bir "düşünün".
Bizi dışarıdan izleyen siyasiler, ilaç sanayicileri, depocular ne düşünüyorlardır bir durun "düşünün".
Yapmayın...
***
Dün Farmavizyon Eczacılık Fuarı’ndaydım.
Sohbetlerin konusu bu meseleydi.
Ortak kanı şu:
Gereksiz, eczacıya, eczacının kurumlarına zarar veren, kazananı olmayacak "kuru" bir inatlaşma.
Zaten son dönemde eczacının kendi meslek örgütlerine bakışı hayli tartışmalı bir hale geldi. Bu olay da üzerine tüy dikti.
Yapmayın beyler...
Yapmayın...
İLETİŞİM İÇİN:
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu
h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com
gencosmanogluhakan@gmail.com
Faks: 0216 574 72 69