Yıllar önce Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti, Sağlık Bakanlığı ile bir anlaşma yapmış.

Denilmiş ki; TEB, Türkiye’ de ruhsatı olmayan (piyasada bulunmayan), yurtdışında üretilen ilaçları, ücreti karşılığında getirecek, ihtiyaç sahibi hastalara ulaştıracak.

Böylece hem hastaların gerekli ilaçları temin edilecek hem de ilaç kaçakçılığının önüne geçilecek.

Amaç: hasta tedavisinin gereğince sağlanabilmesi ve kamu yararı.

***

Zamanla TEB bünyesinde bu işi yapan birim giderek büyüdü, rakamlar devasa bir boyuta ulaştı.

TEB’ in verdiği resmi rakamlara göre 2013 yılına ait ilk 4 ayda bu birim 223 milyon TL. ciro yapmış.

Yıllık 669 milyon TL.(eski para birimi ile 669 trilyon lira) eder.

Olaya eczane ekonomisi boyutundan bakarsak yılda 669 milyon TL. tutarında ilaç "eczaneden geçmeden" hastalara ulaşıyor.

***

Peki...

Bu pazar neden bu kadar büyüdü?

Çünkü bazı ilaç firmaları ülkemizde kamu otoritesinin ilaç fiyatları üzerinde sürekli aşırı baskı kurması yani ilaç fiyatlarını ucuz tutması ve SGK’ nın uyguladığı yine aşırı alım iskontoları yüzünden ilaçlarını bizim pazarımızda ruhsatlandırmaktan kaçar oldular.

Adamlar ilaçlarını TEB üzerinden sattığında yurtdışı fiyatından satıyor bir de SGK iskontosu vermiyor.

Yani, sözgelimi 100 liradan satacağı bir ilacı, Türkiye’ de ruhsatlandırıp pazara soksa 60 liraya satacak.

Bunu neden yapsın ki?..

İstediği fiyattan TEB üzerinden satıyor. Hem de peşin parayla.

Bu yüzden "ruhsatsız ilaç pazarı" büyüdükçe büyüyor. Görünen o ki, çok daha da büyüyecek.

***

Bu durum ve "bu para" "birilerini" harekete geçirdi.

"Yedirmezler!" dediler ve özel depolarını kurdular.

TEB Yurtdışı İlaç Birimi’ne rakip oldular.

Onlar da aynı şekilde "ruhsatı olmayan" ilaçları yurtdışından getirip "ücreti karşılığında" hastalara ulaştıracaklar. Bunun hazırlıkları yapılıyor.

Elbette bu işe girişen "özel sektör" rakamların daha da büyüyeceğini öngörüyor, bizim gördüğümüzü onlar da görüyorlardır. Çalışmalarını yapmışlardır.

Şimdi bu alanda kıran kırana bir rekabet yaşanacak.

İlaçlar "eczanesiz" hastalara ulaştırılacak.

***

Gelelim konunun bir başka boyutuna...

Söz konusu ilaçlar Türkiye’ de ruhsatı olmayan ilaçlar...

Ama...

Hastalara direkt ilaç ulaştırmaya başlayan "özel sektörün" başlangıçta ki sınırında kalacağına inanır mısınız?

Ben inanmam.

Sermayenin başlangıçta ki sınırında durduğu nerede görülmüş...

Üstelik burası Türkiye...

Zaman içerisinde, bir geceyarısı mevzuatta yapılacak bir değişiklik ile...

Ya da değişik hülleler yoluyla "yükte hafif pahada ağır" ruhsatlı ilaçlar da aynı yolla hastalara ulaşmaya başlayacaktır.

Eczacının hakkı birilerinin ceplerini dolduracaktır.

Ve bu yapılar "denetlenemez" yapılar olacaktır.

Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.

Çare ne?

Çare; hastalara ulaşan tüm ilaçların "eczaneden" geçmesinin sağlanmasıdır.

Neresinden bakarsanız bakın doğru budur.

Ve bu eczacının hakkıdır da.

Türk Eczacıları Birliği bu yönde çalışmaya, kafa yormaya ivedilikle başlamalıdır.

Türk Eczacıları Birliği durma.

Harekete Geç.

 

Yazıya konu olan haberimiz için aşağıdaki LİNKİ tıklayabilirsiniz:

http://www.eczacininsesi.com/index.php?yon=haber&id=6222



 

İLETİŞİM İÇİN:

https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu

h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com

gencosmanogluhakan@gmail.com

Faks: 0216 574 72 69



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat