Olan bitenin özeti şu...
Önce bütün olan biteni ve ilaç listesinin bir kısmını biz, yani Eczacının Sesi özel bir haberle açıkladı.
Ortalık bir anda karıştı.
Sonra Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu(TİTCK) Kamuoyuna başlıklı bir açıklama ile "Reçetesiz İlaçlar" listesini açıkladı ve tüm ilgililerin değerlendirmesine sundu( Bizim haberimizi de doğrulamış oldu).
Listede 55 etkin madde ve 241 ilaç vardı. Bu ilaçlara "Reçetesiz de Satılabilecek İlaçlar" denildi.
Ortalık ikinci defa fena karıştı.
Sorular ardı ardına geldi...
OTC mi geliyordu?
İlaç markete mi çıkıyordu?
Bu ilaçlar geri ödeme listesinden mi çıkıyordu?
Neler oluyordu?
Türk Eczacıları Birliği, kendi gerekçeleriyle birlikte "net olarak" karşı çıktı.
"Uygulama girişimi kabul edilemezdi"...
Bu arada kimsenin pek de dillendirmediği bir şey oldu...
Listede yer alan bazı ilaçların sahipleri "ilaçlarımız geri ödemeden çıkacak" kaygısı ve telaşıyla TİTCK’ nın kapısına dayandılar...
"Olmaz, şimdi değil, hazırlıklı değiliz, mağdur oluruz, sektörün balans ayarı bozulur vb..." dediler, ısrarla...
TİTCK, TEB ve İlaç Sanayicileri arasında temposu oldukça yüksek bir telefon trafiği başladı.
Sonuçta TEB, bir basın toplantısıyla net olarak "İstemiyoruz, karşıyız!" dedi...
Çok ilginç, bu açıklamadan 1- 2 saat sonra TİTCK açıklamasını geri çektiğini çalışmalarını zamana yayacağını açıkladı.
Son olarak TİTCK Başkanı Sayın Dr. Hakkı Gürsöz bana şunları söyledi:
’’Biz bu konuyla ilgili asla bir dayatma içinde değiliz. "Böyle olacak!" gibi bir tavrımız kesinlikle yok. Hemen şimdi olacak da demiyoruz ki... Konuyla ilgili kimi tartışmalar ve TEB’ in karşı tavrından sonra Sayın Sağlık Bakanımıza hızla ulaştım. İznini ve onayını aldım. Açıklamamızı da listeyi de geri çektik. Biz başından beri bu uygulamayı, ilgili tüm çevrelerle, akademisyenlerle, tabi ki TEB’ le birlikte, geniş bir uzlaşma ile gerçekleştirmek istiyoruz. İstediğimiz geniş uzlaşmayı sağlayabilmek için açıklamamızı ve listemizi geri çektik. Şimdi yeniden bu konuyu masaya yatıracağız ve çalışacağız. Geniş bir uzlaşma tabanı kuracağız... Eczacının Sesi, ’TİTCK’ dan geri adım’ diye başlık atmış(Sayın Başkan burada gülümsüyor). Öyle sayılmaz. Geri adım değil, geniş bir uzlaşma talebi bizimki desek daha doğru olur...’’
Veee, şimdi derin bir sessizlik!
***
Hiç kuşkunuz olmasın bu sessizlik fırtına öncesi sessizlik.
Yıllardır Sağlık Otoritesi ve İlaç Sanayicileri’ nin ülkemizde "Reçetesiz İlaçlar Uygulaması" nı hayata geçirmek istediklerini biliyoruz.
İlk defa bu denli "sonuca" yaklaşıldı.
İlk defa "direkten dönüldü".
Bu denli yaklaşmışken bu yol artık geri dönülemez yoldur.
Evrensel örnekleriyle "Sağlığın Finansmanı Kuralları" da artık bunu kaçınılmaz kılıyor.
Hem eğri oturalım doğru konuşalım...
Aramızda yabancı yok...
Fiili olarak var olan durum artık sürdürülemez noktaya geldi.
Bizi buraya sıkıştıracakları o kadar belli ki...
"Ya reçeteli olan hiçbir ilacı reçetesiz satmayacak, kağıtta yazana uyacaksınız... Ya da fiili durumu yasallaştıracaksınız..." demeye başladılar bile.
Gerçeklerden kaçamazsınız...
Siz ne kadar kaçarsanız kaçın, gerçekler bir süre arkanızdan takip eder, sonra hızla önününüze geçer, sert bir dönüşle yüzünü size döner ve önünüzde durur.
Peki, şimdi ne olacak?
İçine girmediğiniz bir olayı etkileme şansımız yok.
Bu "zorunlu molada" iyice bir düşünüp, olabildiğince etkin bir biçimde sorumluluk alıp, toplum sağlığını, eczacının hakkını hukukunu savunmalıyız... Derim ben.
İLETİŞİM İÇİN:
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu
h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com
gencosmanogluhakan@gmail.com