Bilinmesini istiyorum… O yüzden yazıya bir başlangıç notuyla başlıyorum; bu yazıyı çok sayıda meslektaşımın iletisini, talebini süzerek yazdım.
Biliyorsunuz, Türk Eczacıları Birliği, eczacılar için SGK sözleşme ücretlerini yıllık hasılata göre belirliyor.
Sözleşme ücretlerini üyelere göre farklı uyguluyor; 100 TL. den 500 TL. ye kadar kadar...
Çok ciro yapan çok, az ciro yapan az sözleşme ücreti veriyor.
Bu uygulamanın gerekçesi olarak şöyle diyorlar:
’Biz çok kazanandan çok az kazanandan az alıyoruz. Sonuçta küçük ve orta ölçekli eczaneleri koruyoruz’
Bu uygulamanın doğruluğu yanlışlığı bir tarafa...
Ben başka bir şey söyleyeceğim...
***
Bir öneri yapacağım...
Bizim bir Yardımlaşma Sandığı’ mız var...
İş Bankası eliyle eczacılara ’eşit’ kredi veriyor.
Neden krediler ’eşit’ olarak veriliyor?
Madem çok kazanan çok, az kazanan az sözleşme ücreti veriyor o halde bu anlayış başka uygulamalara da yansımalı. Öyle değil mi?
Mesela...
Neden TEB Yönetimi, özel bir şablon üretip de ’çok ihtiyacı olan’ eczacılara özel şartlarda çok düşük faizlerle hatta faizsiz uzun vadeli kredi vermiyor?
Böylece hakikaten de bir meslek örgütüne yaraşan onu ve üyelerini yücelten bir toplumsal/ mesleki dayanışma örneğini hayata geçirmiş olmaz mıyız?
Elbette oluruz.
Bu yapılırsa sözleşme ücretlerinin farklı tutulmasının gerekçesi de sağlam, doğru bir temele dayanır.
Üstelik hepimiz biliyoruz ki; bunu şartlar adeta dayatıyor.
Meslek Örgütü ne demek?..
En önce üyelerinin güçbirliğini, dayanışmasını sağlayan demek.
Ama öyle ’sözde değil özde’ olmalı bu.
Lafla değil işle olmalı...
***
’Şu kadar üyemize kredi verdik’ demek övünülecek bir şey değildir.
’Şu kadar üyemize faizsiz destek kredisi verdik’ demek övünülecek, meslek örgütümüze değer katacak bir şeydir.
***
Biliyorum...
Hemen kaynak var mı yok mu tartışması başlar.
Öneri, kaynak ’yok olarak’ yanıtlanmadan tespitimi yapayım...
Kaynak var!
Seçkin salon toplantılarının havasından sıyrılıp açık havaya, ’halkın’ arasına karışmak şartıyla...
Arasıra metroya, dolmuşa, halk otobüsüne binmeyi göze alırsanız fazlasıyla var ...
Bilançoları iyi okurum. Dilerlerse, TEB ve Yardımlaşma Sandığı bilançoları üzerinde gereken kaynağı göstermeye hazırım.
Gerçi, bakılırsa herkes tarafından görüleceğinden eminim.
***
Anlamamız gereken bir şey var...
Kendi adıma asla küçümsüyor değilim...
Ancak bugün için bir şeyler yapmazsan eğer geleceği kavramak adına yapılan proje ve projeksiyonların da bir anlamı kalmıyor. Görünmez oluyorlar.
Öncelikle bugün için bir şeyler yapmalı.
Unutmadan...
Varsa aklıbaşında güncele, dayanışmamızı yükseltmeye dönük başka bir projeniz onu da tartışmaya hazırız.
Öyle ya; insanlar konuşa konuşa, tartışa tartışa anlaşır ve doğruyu bulurlar.
Yeter ki, niyet olsun.
İLETİŞİM İÇİN:
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu
https://twitter.com/HGencosmanoglu
h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com
gencosmanogluhakan@gmail.com
Faks: 0216 574 72 69