"gözlerim yanar ama ezilmedim

azalmadım

özgürüm dedim hâlâ

haklıyım dedim

hâlâ sana

insanız dedik hâlâ

vazgeçermiyim söyle bana"

Duman

 

Şu anda yürürlükte olan SGK protokolü Ocak- 2012’ de 3,5 yıllık olarak imzalandı.

O tarihte yeni göreve gelmiş, şu anda da görevde olan TEB Yönetimi neden o tarihe dek bir yıllık imzalanan SGK protokolünü bu kadar uzun bir süreliğine imzaladı?

Neden 3,5 yıl gibi uzun bir süre ipotek altına alındı?

Tarihlere bakarsak bunun nedenini anlayabiliyoruz.

Yürürlükte olan protokolün başlangıç tarihi 1 Şubat 2012, bitiş tarihi 31 Temmuz 2015.

Önümüzdeki genel seçimlerin tarihi ise Haziran 2015.

Bunun anlamı şu:

Siyasi otorite demiş ki; "seçimlere kadar problem çıkartmayın, atın şu imzayı..."

TEB Yönetimi de atmış.

Üstelik eczacı kamuoyundan yükselen türlü itirazlara rağmen.

Siyasi otoritenin öncelikli olarak problem istemediği alanlardan birisi de ilaç ve sağlık alanıdır.

Çünkü; bizim alanımızda yaşananlar insanlarımızın "oy verme" tercihlerini direkt ilgilendiriyor.

***

O imzayı atan TEB Yönetimi, şimdi ek protokol yapabilmek, "üç kuruşluk hak talepleri" için SGK’ nın kapısına gidip geliyor.

4-5 ay sonra yeni TEB seçimleri var. Seçime malzeme lazım.

"Şu 25 kuruşu 50 kuruş yapalım..." diyorlar.

"Şartlar değişti... Şu iskonto aralıklarını şöyle şöyle yapalım..." diyorlar.

vs.vs.vs.

Ancak SGK rahat...

3.5 yıllık protokol elinde...

"Bugün git, yarın gel..." modunda.

E, kendi açılarından son derece haklılar.

Halkımız bu gibi durumlarda "geçti Bor’ un pazarı sür eşeği Niğde’ ye" der...

Nisan ayında yapılması gereken sözleşme yenileme işlemleri 3. defa ertelendi.

***

Biz eczacılar ilacın yüzde seksenini kamuya yani SGK’ ya veriyoruz.

Yani çok söylenen tanımıyla SGK tek alıcı... Bize bu güçle dayattığı söyleniyor.

Oysa...

Aynı dille konuşacak olursak, biz de yani eczacılar da tek "satıcı" o zaman.

Ancak dayatmadan vazgeçtik…

Bize kendi örgütümüz aracılığı ile hiçbir hayrı olmayan sözleşmeler imzalatılıyor.

Sonuçlarını da hepimiz eczanelerimiz de yaşıyoruz.

***

Ülkemizde her alanda toplumsal muhalefet yükselirken elbette eczacılar da önümüzde ki dönemde mesleki anlamda yaşadıklarını daha derinlikli analiz edecekler ve ona göre davranacaklardır.

 

 

ÖZÜR DİLİYORUM

Dikkat etmemişim. Arkadaşlarım uyardılar.

3 Haziran 2013 tarihli "Siz de Yettiniz Artık!" başlıklı yazımda, TEB Yönetimi’ne yönelik olarak şöyle cümleler yazmışım:

"Şimdi bu adamlar...

Bizim paramızla parası ödenen avukatlarla...

Bize, size, sesinize, Eczacının Sesi’ne dava üzerine dava açıyorlar."

Elbette ki, konuya ilişkin, TEB’ in hukukçularına yönelik zerrece sitemim yok. Böyle bir şeyi de hiç düşünmedim. Onlar doğal olarak TEB Yönetimi’ nin taleplerini yerine getirerek görevlerini yapıyorlar.

"Bizim paramızla parası ödenen avukatlarla..." cümlesiyle TEB Hukuk Bürosu’ nun değerli hukukçularını hiç istemeden de olsa incittiysem eğer özür diliyorum.

 

İLETİŞİM İÇİN:

https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu

h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com

gencosmanogluhakan@gmail.com

Faks: 0216 574 72 69



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat