Meslekte 40 yılı bitirmişiz.

Sınıf arkadaşlarım ile birlikte fakültemizde (İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi) bir araya gelerek toplandık. Bizim dönemimize katkı veren, tanıklık eden, bizleri yalnız bırakmayan hocalarımızla ve Dekanımız Prof. Dr. Erdal Cevher’in katılımı ile önlük giyme töreni yaptık.

Mezuniyetimizin 40.ncı yılı adına düzenlenen sertifikalarımızı hocalarımızın ve dekanımızın ellerinden aldık.

Elbette mesleğimizde bizlerden daha uzun yıllar hizmet vermiş ya da halen vermekte olan, 45.nci, 50.nci, 60.ncı ve daha uzun yıllarını kutlayan meslektaşlarımız var.

Umarım bizler de o hazzı yaşayabiliriz…

40 yılda meslekle ilgili nelere şahit olduk? “Nereden, nereye” geldik? Yoksa hep aynı yerde miyiz?

Mezun olduğumuz yıl tüm Türkiye’de yedi tane olan Eczacılık Fakültesi sayısı öğrenci alım durumuna göre Yüksek Öğretim Kurulu web sayfasında “Eczacılık Programı bulunan tüm Üniversiteler” başlığı altında sıralanan listeye bakıldığında Türkiye’de 39, KKTC’de 4 adet olmak üzere 43 adete ulaşmış.

Büyük bir eczacı enflasyonu ile karşı karşıya kaldığımız yadsınamaz.

Mesleki yaşamım süresince gözlemlediğim; genel açıdan bakıldığında eczane ve kamu eczacılarının ekonomik ve mesleki konularda olması gereken şartlarının idari erk tarafından sağlanmadığı ya da ısrarla sağlanmaması, yok sayılması.

Sağlık sisteminde eczacıların yeri hep sonlarda kaldı.

Bu nedenle seslerini duyurabilmek , kamuya kendilerini anlatabilmek adına eczacılar dönem dönem eylemler yaptılar. Bu eylemlerin birçoğu bölgesel olduğu gibi birçoğu da tüm eczacıların bir arada katıldığı, güç birliği yaptıkları eylemler oldu.

Hemen aklıma gelenler;

15-16 Ocak 2002 Kepenk Kapatma Eylemi

21 Aralık 2008 Ankara Eczacı Mitingi

4 Aralık 2009 Kepenk Kapatma Eylemi

9 Mayıs 2010 Kadıköy Mitingi

Dedik ki; “Yaşatmak İçin, Yaşamalıyız” …

Her eylemliliğin ardından kazanımlar oldu mu? Elbette oldu.

Ancak bu kazanımlar eczacıya istediği derin nefesi aldırmadı.

Geldiğimiz günümüzde olay, eczacının var olmasından daha ziyade ülke halkının ilaca ulaşamaması durumuna gelmiştir.

Pandeminin ve enerji krizinin getirdiği üretim kesintileri nedeniyle hammadde sıkıntısı yaşanırken, ilacın fiyatının belirlendiği döviz kurunun gerçek kura oranındaki makasın artması nedeni ile yüzlerce ilaç bulunamaz hale gelmiştir. Hasta ve hasta yakınları ellerinde reçete, eczane eczane dolaşıyorlar.

Eczanelerin tarafından baktığımızda, uygulanan enflasyonist uygulamalar nedeni ile genel giderlerimizin artması, İlaç Fiyat Kararnamesindeki karlılık baremlerinin düşüklüğü eczaneleri darboğaza sokmuş durumdadır. Bugünkü verilerle ilacın pazar durumuna Türk Lirası ile baktığımızda eczacıların ilaçtaki ortalama karlılığı satıştan %15-16 civarındadır. Bu karlılıktan SGK’na ciroları üzerinden belli oranlarda indirimler yapıldığı düşünülürse elde edilen bürüt karlılığın işletme giderlerini anca karşılayabildiği, vergilendirmelerden sonra geçinebilmesi için eczacıya pek de bir şey kalmadığı açıkça görülür.

Ülkemizdeki ilaç pazarı ile ilgili rakamları sevgili kardeşim Ecz. Ayşe Arık e-gazetemizin Dünyada Eczacılık köşesinde “Rakamlarla Türkiye Gerçekleri” başlığı altında belirtmiş. İlgi duyanlar yazının üzerine tıklayarak ulaşabilirler.

Kimileri diyebilir ki; “eczanelerinizde ilaç dışı dermokozmetik, gıda destek ürünleri satıyorsunuz. Oradan para kazanıyorsunuz”.

Açıkça söyleyeyim ki, o ürünler de internete düşmüş durumda. Firmalar kendi web sitelerini oluşturarak direk kendileri satmaya başladı. Gıda destek ürünlerinin çoğu, Hayvan Yemi Kanununa dayanarak çıkarılan yönetmelikle Tarım Bakanlığından alınan “izin” karşılığı satışa sunuluyorlar ve şikâyet olmadıkça herhangi bir denetlemeye tabi değiller. Bence bu durum, ülkenin halk sağlığı açısından utanç verici bir konumdadır. Bu ürünlerin tamamı bir an önce ayrı bir yönetmelikle TİTCK’nun izin ve kontrol sürecine bağlanmalıdır.

Üzerine basa basa belirtmeliyiz ki; bizler eczacıyız, sağlık elemanıyız, ilaç uzmanıyız. Eczanelerimizde geçimimizi sağlayacak ana kalem ilaç ve hasta danışmanlığı olmalıdır.

Geçen 40 yıla baktığımda aklımda kalanlar, mesleğimle ilgili özetleyebileceklerimin bir bölümü bu yazıya dökülenler.

İLETİŞİM

e.ciftci@eczacininsesi.com
Tel: 0212 5474746

https://twitter.com/#!/ECiftci1

https://www.facebook.com/#!/ertan.ciftci1



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat